Çocuk – Bebek.com https://www.bebek.com Hamilelik, Bebek, Çocuk ve Anne Sağlığı Mon, 24 Mar 2025 11:52:12 +0000 tr hourly 1 https://www.bebek.com/wp-content/uploads/2022/12/cropped-cropped-bebek-favicon-192x192-1-32x32.png Çocuk – Bebek.com https://www.bebek.com 32 32 27 Derecede Bebek Uyurken Nasıl Giydirilmeli? https://www.bebek.com/27-derecede-bebek-uyurken-nasil-giydirilmeli/ https://www.bebek.com/27-derecede-bebek-uyurken-nasil-giydirilmeli/#respond Mon, 24 Mar 2025 10:39:05 +0000 https://www.bebek.com/?p=82821 Bebeklerin huzurlu ve kesintisiz bir uyku uyuyabilmesi için doğru kıyafet seçimi çok önemlidir. 27 derece gibi oda sıcaklığından daha sıcak bir ortamda, bebeğinizin aşırı ısınmasını ve sıcaklamasını önlemek gerekir. Rahat bir uyku geçirmesini sağlamak için ise bazı önemli noktalara dikkat edilmelidir. Sıcak ortamlarda ve havalarda bebekleri nasıl giydirmeliyiz gelin birlikte inceleyelim.

Bebeklerde Uyku ve Vücut Isısı Dengesi

Bebeklerin vücut sıcaklığını dengeleyebilme mekanizması yetişkinlere göre daha hassastır. Bu yüzden çok kalın veya çok ince giydirmek, bebeklerin uyku kalitesini ve uyanma sıklığını doğrudan etkileyebilir. 27 derece gibi sıcak bir ortamda, bebeğin fazla ısınmasını engelleyerek rahat uyumasını sağlamak için hafif, terletmeyen ve hava alabilen kumaşlar tercih edilmelidir.

1.Pamuklu ve Nefes Alabilen Kıyafetler Seçin

Sentetik kumaşlar yerine bebeğin vücudunun hava almasını sağlayacak pamuklu kumaşlar tercih edilmelidir. Pamuklu kumaşlardan yapılmış uyku tulumu, pijama veya zıbın bebeğin terlemesini ve pişik olmasını önlemeye yardımcı olur. Fakat sentetik kumaşlar vücut sıcaklığını hapsettiği için bebeğin rahatsız olmasına neden olabilir.

2.Battaniye Kullanımını Minimuma İndirin

24 derece olan oda sıcaklığının üzerindeki sıcaklıklarda battaniye veya kalın örtü kullanmak bebeğin aşırı ısınmasına yol açabilir. Bunun yerine odanın ısısını ideal olan 22-23 dereceye getirebilirsiniz. Eğer yine de bir örtü kullanılması gerekiyorsa, hafif ve hava alan muslin kumaşlı battaniyeler tercih edilmelidir.

Müslin kumaş hakkında daha detaylı bilgi için “Müslin Nedir?” yazımızı okuyabilirsiniz. https://www.bebek.com/muslin-nedir-ne-ise-yarar-ozellikleri-nelerdir/

3.Uyku Tulumu Kullanırken TOG Değerine Dikkat Edin

TOG değeri, kumaşın ısıyı tutma derecesini gösteren bir değerdir. Bebek uyku tulumlarında ve pijamalarda bu değere rastlayabilirsiniz. Bu değer, kıyafet seçiminde önemli bir kriterdir. Sıcaklık arttıkça TOG değeri düşük, sıcaklık azaldıkça TOG değeri yüksek kumaşlar tercih edilmelidir. Örnek verecek olursak 27 derece gibi sıcak bir ortamda 0.2 TOG değerindeki hafif uyku tulumları veya pijamalar tercih edilebilir. Daha kalın kumaşlar terlemeye ve huzursuz uykuya neden olabilir.

TOG değeri nedir? Sıcaklıklara göre uygun TOG değerli tulumları görmek için tıklayın.

https://www.e-bebek.com/hellobaby-uyku-tulumu-2-tog-erkek-bebek-p-24khlbeuyk005006

4.Bebeğinizin Vücut Isısını Düzenli Kontrol Edin

Bebeğinizin uykusunda çok fazla ısınmadığından emin olmak gerekmektedir. Bu durumu kontrol edebilmek için ense, sırt veya göğüs bölgesine bakabilirsiniz. Eğer sıcak ve nemli hissediyorsanız bebeğinizi kalın giydirmiş olabilirsiniz. Elinizle kontrol etmek dışında terleme, huzursuzluk ve yanaklarda kızarıklık durumları bebeğinizin fazla ısındığını gösterir.

5.Oda Sıcaklığını Dengeleyin ve Hava Akışını Sağlayın

Bebeklerin rahat uyuyabilmesi için oda sıcaklığının 22-23 derece aralığında tutulması gerekmektedir. Eğer ortam bu değerlerden sıcak ise pencereleri açarak veya vantilatör, klima kimi aletler kullanarak hava akışını sağlayabilirsiniz. Fakat bu tarz aletlerin bebeğe havayı doğrudan üflememesine dikkat etmeniz gerekir. Bu ürünleri kullanmak yerine bir önceki maddede belirttiğimiz üzere bebeğinizin pijamasını veya uyku tulumunu odanın sıcaklığına uygun TOG değerine göre alabilirsiniz.

6.Çorap ve Şapka Kullanımı Gereksiz Olabilir

Bebeklere şapka takmak veya çorap giydirmek, vücut ısılarını doğru şekilde düzenlemelerini engelleyebilir. Çünkü bebekler fazla ısıyı başlarından doğru dışarıya atarlar. Bu yüzden başlarının açık kalması vücut sıcaklıklarını daha iyi ayarlamalarına yardımcı olacaktır.

7.Uyku Ortamını Serin Tutacak Önlemler Alın

Bebeğinizin yatağına serin tutan çarşaflar serebilir, ince pamuklu bir nevresim kullanabilirsiniz. Fakat çarşafın lastikli ve sıkı geçirilmiş olmasına emin olun. Çünkü bebekler hareket ettikçe çarşafı yataktan çıkararak kendilerine dolanmalarına sebep olabilirler. Ayrıca odadaki nem oranını dengelemek için nemlendirici bir cihaz kullanmak, bebeğinizin daha rahat uyumasını sağlayabilir.

 

Sonuç olarak bebeklerin sıcak havalarda rahat ve sağlıklı uyuyabilmesi için hafif ve hava alabilen kıyafetler tercih edilmeli, oda sıcaklığı dengelenmeli ve fazla örtü kullanılmamalıdır. Bebeğinizin vücut sıcaklığını düzenli kontrol ederek, ihtiyacına göre kıyafetlerini uyarlayabilirsiniz. Rahat ve kaliteli bir uykunun, bebeğinizin sağlıklı gelişimi için önemli bir adım olduğunu unutmayın.

]]>
https://www.bebek.com/27-derecede-bebek-uyurken-nasil-giydirilmeli/feed/ 0
Kilo Aldıran Bebek Çorbaları Tarifleri https://www.bebek.com/kilo-aldiran-bebek-corbalari-tarifleri/ https://www.bebek.com/kilo-aldiran-bebek-corbalari-tarifleri/#respond Tue, 11 Mar 2025 12:08:10 +0000 https://www.bebek.com/?p=82666 Kilo Aldıran Bebek Çorbaları

Herkese merhabalar, bebeğinizin ayına göre gelişimi ideal ilermediğinde, ayına ve yaşından olması gerektiğinden daha zayıf bebekler bebeveynlerimiz için endişe kaynağı olabiliyor. Zaman zaman özellikle atak haftalarında, diş çıkartma dönemlerinde veya mevsim geçişlerinde iştahsızlık problemi yaşayabiliyoruz. Burada ilk olarak dikkat etmemiz gereken iştahsızlık dönemsel mi yoksa kronikleşmiş mi? Eğer uzun süreli bir iştahsızlık varsa bebeğinizde mutlaka çocuk doktoruna danışıp kan tahlili yaptırmalısınız.

İştahsız bebekler özelinde minik mideye girecek her besin çok değerli dedik ve bebeğiniz için diyetisyen onaylı kilo aldıran çorba tariflerini derledik. Şifa olsun…

Bebeklere Kilo Aldıran Çorba Tarifleri

Kıymalı Tarhana Çorbası (+9 Ay)

Malzemeler:

  • 2 Yemek Kaşığı HAMMM Bebek Tarhanası
  • 150 Gram Kıyma
  • 2.5 Bardak Su Yarım Çay Bardağı Su
  • 1 Tatlı Kaşığı Zeytinyağı

Yapılışı: 

  • Kıymayı bir tencerenin içerisinde hafifçe kavurun. Üzerine yarım çay bardağı su ekleyip pişmeye bırakın.
  • Pişen kıymanın üzerine soğuk su ekleyin ve HAMMM Bebek tarhanasını ilave edin. Sürekli karıştırarak pişirin.
  • Pişen çorbanın içine zeytinyağı ekleyip karıştırın.

Antioksidan Çorba (+9 Ay)

İşte karşınızda bebeğiniz için antioksidan deposu olan çorba tarifi! Pancarın faydaları saymakla bitmiyor! Öncelikle çok çok iyi bir antioksidan deposu. İştah açıcı bir özelliği var ve pancarın içeriğinde yer alan vitamin ve mineraller bebeğinizin gelişimi için çok önemli. Bebek tarhanalı pembe çorba sağlık deposu! Bebeğiniz bu tarife bayılacak 🙂

Malzemeler:

  • 2.5 Yemek Kaşığı HAMMM Bebek Tarhanası
  • 500 ml Veg&Bones İlikli Kemik Suyu
  • 1 Adet Pancar
  • 1 Çay Bardağı İçme Suyu
  • 1 Tatlı Kaşığı Zeytinyağı

Yapılışı:

  • HAMMM Bebek Tarhasını içme suyuyla karıştırın.
  • Rendelenmiş pancarın üzerine Veg&Bones ilikli kemik suyunu ekleyin ve yumuşayana kadar pişirin.
  • Pancarların üzerine ıslattığınız tarhanayı çorbayı sürekli karıştırken ekleyin. Zeytinyağını ekleyin.
  • Kıvam alan çorbayı el blenderından geçirin.

Tavuklu Mercimek Çorbası (+9 Ay)

Bebek ekmeği bebeğinizin minik midesi için çok besleyici! Biz de bu besleyici besin ile bebeğinize çorba yaptık.

Bebek Ekmeği ile Tavuklu Mercimek Çorbası

Malzemeler:

  • 1.5 su bardağı tavuk suyu
  • 2 yemek kaşığı kırmızı mercimek
  • Haşlanmış yarım organik tavuk budu
  • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı
  • Az kimyon
  • 4 dilim Hammm Bebek Ekmeği

Yapılışı:

  • Tavuk suyu ve iyice yıkanmış kırmızı mercimeği küçük bir tencere içersinde pişirin.
  • Mercimekler yumuşadıktan sonra iyice didiklenmiş tavuk etlerini de ekleyin.
  • Çorbanın kıvamını ayarlamak için ilave su ekleyebilirsiniz.
  • En son zeytinyağı ekleyin ve Hammm Bebek ekmeğiyle servis edin.

Bebek Ekmekli Brokoli Çorbası (+7 Ay)

Miniklerin midesine girecek her besin maddesi çok değerli! Biz de bebeğiniz için besleyici brokolili, balkabaklı çorba yaptık! 

Malzemeler:

  • 2-3 Dilim HAMMM Bebek Ekmeği
  • 1 Dal Brokoli
  • 1 Küçük Dilim Balkabağı
  • 1 Bardak İçme Suyu (Ya da et suyu)
  • 1 Tatlı Kaşığı Zeytinyağı

Yapılışı:

  • Brokoli ve balkabağını ince ince doğrayın.
  • Doğradığınız sebzelerin üzerine su ya da et suyu ekleyin. İyice yumuşayana kadar pişirin.
  • Pişen sebzeleri süzgeçten geçirin. Üzerine zeytinyağı ekleyin.
  • Parçalanmış HAMMM Bebek ekmeğiyle servis edin.

Not: HAMMM Bebek Ekmeği çorbanın suyuyla yumuşayacak ve bebeğinizin yemesine hazır hale gelecektir.

1 Yaş Kilo Aldıran Bebek Çorbaları Tarifi

Omega 3 yağ asitleri vücut içerisinde üretilmezler. Bu nedenle besinler ile alımını sağladığımız temel yağ kaynaklarından biridir. Omega 3 yağ asitleri bakımından zengin besinler deyince şüphesiz akla ilk gelen balık oluyor! işte bebeğiniz için kilo aldıran balık çorbası için hazırladığımız bu tarifimizi mutlaka deneyin!

Malzemeler:

  • 3 yemek kaşığı Kristal Organik Zeytinyağı
  • 1 dilim mezgit balığı
  • Yarım kuru soğan
  • 1 havuç
  • 1 patates
  • 2 yaprak defne
  • Bir avuç dereotu
  • 5 bardak su
  • Bir dilim limon
  • İsteğe bağlı tuz

Yapılışı:

  • Mezgit balığını ince şekilde doğrayın.
  • Tencereye rendelenmiş kuru soğan ve Kristal Organik Zeytinyağını ekleyerek soteleyin.
  • Rendelenmiş havuç ve patatesi de ilave ederek biraz kavurun.
  • Balıkları da ilave edin ve üzerine defne yaprağı, su, tuz ve limon dilimi ekleyin.
  • Sebzeler iyice pişene kadar kaynatın.
  • Defne yapraklarını aldıktan sonra doğranmış dereotunu ilave ederek bir taşım daha kaynatın.
  • Çorbayı dilerseniz el blenderından geçirip o şekilde de tüketebilirsiniz.

Aklınıza takılan soruları yorum olarak bırakabilirsiniz.

Çokça sevgiler,

]]>
https://www.bebek.com/kilo-aldiran-bebek-corbalari-tarifleri/feed/ 0 https://www.youtube.com/embed/MPk5-InNFkA Kıymalı Bebek Tarhana Çorbası | Bebek Yemek Tarifleri | Hammm Vakti nonadult
25 Derecede Bebek Nasıl Giydirilmeli? https://www.bebek.com/25-derecede-bebek-nasil-giydirilmeli/ https://www.bebek.com/25-derecede-bebek-nasil-giydirilmeli/#respond Fri, 07 Feb 2025 06:33:05 +0000 https://www.bebek.com/?p=82418 Bebeklerin gün içerisindeki aktivite ve gece uyku zamanlarında rahat ve konforlu olabilmeleri için nasıl giydirildikleri çok önemlidir. Uygun sıcaklıklara göre uygun kıyafetler tercih etmek hem fiziksel olarak rahat etmelerini sağlarken hem de yaptıkları etkinliğe uyum sağlamaları ve uyku zamanında verimli uyku uyumalarını sağlar.

Kıyafetleri sadece yaz ve kış aylarında dışarının derecesine göre doğru tercih etmek yeterli değildir. Her evin ve her ortamın sıcaklığı farklıdır bu yüzden de öncelikle ortamın sıcaklığını ideal sıcaklıklara getirebilmek önemlidir. Fakat ortamın sıcaklığını değiştiremediğimiz zamanlarda ise o ortama uygun kıyafetler giydirilmelidir. Peki bu kıyafetleri nasıl seçeceğiz?

“Bebekler kendi vücut ısılarını kendileri düzenleyemediği için dışarıdan gelen sıcaklığa karşı herhangi bir savunmaları yoktur.”

Peki kalın mı yoksa ince mi giydirdiğinizden nasıl emin olabilirsiniz?

Aslında bilinenin aksine bebeklerin uykusu için ideal olan sıcaklık 21-23 derecedir. Bu yüzden oda sıcaklığını bu ayarlarda tutmak, eğer fazla ısınırsa havalandırmak gerekmektedir. Fakat oda daha soğuk ise bebeği daha kalın giydirmek gerekir.

Bunun dışında bir diğer yöntem ise odanın sıcaklığına göre uygun TOG değerinde kıyafetler tercih etmektir.

TOG Değeri Nedir?

TOG değeri, bir tekstil ürününün ne kadar sıcak veya soğuk tutabileceğini ölçen bir birimdir. Odanın sıcaklığına göre uygun TOG değeri seçildiğinde, bebeğin üşümesi veya terlemesi gibi durumların yaşanması önlenebilir. Örnek bir TOG tablosu aşağıdaki gibidir.

Sonuç olarak sıcaklık azaldıkça TOG değeri daha yüksek kumaşlı ürünler tercih edilmelidir.

Oda Sıcaklığı

Oda sıcaklığı 24-25 derecedir. Bebekleri, bu sıcaklıklarda pamuklu kıyafetler ile giydirmeliyiz. Çünkü pamuklu kıyafetler teri emdiği için bebeğin daha rahat hissetmesine olanak sağlar ve vücut sıcaklığını da dengelemiş olur. Özellikle uyku için pijamalarını pamuklu tercih etmemiz daha rahat ve verimli uyku almalarına sebep olur.

               “Bebeğinizi çok fazla giydirmediğinizden emin olun”

Bebeğin sıcak ortamlarda terlemesi, vücut ısısını dengelemek için yaşanan bir durumdur. Fakat aşırı terler ise soğuk algınlığına yakalanma ve gün içerisinde huzursuz hissetme gibi durumlar da yaşayabilir. Bu yüzden bebeğinizi aşırı kalın giydirmekten kaçınmalısınız.

25 Derece Nasıl Giydirilmelidir?

Anne ve babalar, genellikle bebeklerin yetişkinlere göre daha kalın giydirilmesi gerektiğini düşünürler. Aslında bebekleri de kendimiz gibi düşünebiliriz. Bu yüzden de 25 derece ve üzeri gibi sıcak havalarda bebeği bunaltmayan, terletmeyen, hafif ve pamuklu giysiler tercih edilmelidir. Tog değeri olarak 0,5 Tog değerinde pijamalar, tulumlar ve bodyler giydirilebilir.

Bebeğin, 25 derece ve üzeri sıcaklıklarda üzerinin örtülmesine genellikle gerek yoktur. Fakat örtülmesi gerekiyor ise bu sıcaklıklarda ince battaniyeler veya muslin örtüler kullanılması gerekmektedir.

“Yine de bebeklerin vücudunun aşırı ısınmaması için ensesinden kontrol ederek duruma göre kıyafetlerinde azalmaya gidilmelidir.”

Yeni doğan döneminde ideal sıcaklıklar için “Yenidoğan İçin İdeal Oda Sıcaklığı”  yazımızı okuyabilirsiniz.

https://www.bebek.com/yenidogan-icin-ideal-oda-sicakligi/

Uzman Klinik Psikolog Gökçe Okcuoğlu

 

]]>
https://www.bebek.com/25-derecede-bebek-nasil-giydirilmeli/feed/ 0
Tuvalet Eğitiminde En Sık Yapılan 8 Hata https://www.bebek.com/tuvalet-egitimi/ https://www.bebek.com/tuvalet-egitimi/#comments Fri, 31 Jan 2025 08:30:36 +0000 https://www.bebek.com/?p=62526 Tuvalet Eğitimine Giriş

Çocuklar belli bir yaşa geldikten sonra aileleri birçok beceriyi edinmesini bekler. Tuvalet alışkanlığı bunların başında gelir. Çocukların tuvalet eğitimindeki süreçleri kişilik gelişimlerinde de etki sahibi olur. Bu sebeple, tuvalet eğitiminde her bebeveyne önemli görevler düşer. Çocuğuyla iş birliği kuran, sabır göstererek doğru adımları atan ailelerin çocukları bu eğitimi başarıyla tamamlar.

8 adımda tuvalet eğitiminde en sık yapılan hataları maddeledik. Siz de “Çocuğumun tuvalet eğitiminde nasıl doğru yol izlerim? diye düşünüyorsanız yazımızı okumaya devam edebilirsiniz.

  1. Çocuğunuz için Uygun Anı Beklememek

Her çocuğun gelişim süreci birbirinden farklıdır. Akranları tuvalet eğitimini edinmiş olabilir, bu çocuğunuza baskı yapacağınız anlamına gelmez. Çocuğunuzu yeni deneyiminde rahat hissettirmeye çalışmalısınız. Herkes size artık zamanı geldi, bezi bıraktır tarzında yorumlar yapıyor olabilir. Uygun zamana çevrenizdeki insanlar değil, gözlemlerinizle siz karar vermeye çalışmalısınız.

Çocuğunuz psikolojik ve fiziksel olarak bu eğitime hazır mı diye değerlendirmelisiniz. O süreçte ateş, diş çıkarma, ishal gibi yaşadığı bir hastalığı var mı? Ya da taşınma, kreşe başlama gibi bir geçiş sürecinden geçiyor mu? Bu dönemler eğitim sürecinizi olumsuz etkileyebilir. Başkalarının sözlerine bakmadan çocuğunuzun eğitimi kaldırabileceği anı takip etmelisiniz. Eğitime uygun gördüğünüz vakitte ne çok geç ne çok erken olmadan başlamalısınız.

  1. Kendiniz için Uygun Anı Beklememek

Tuvalet eğitimi çocuğunuza uygulanacak olsa da bir bebeveyn olarak bu süreci çocuğunuzla iş birliği içerisinde ilerleteceksiniz. Çocuğunuzun çektiği zorlukları siz de farklı şekillerde onunla yaşıyor olacaksınız. Bu sebeple, çocuğunuz için nasıl uygun vakti bekliyorsanız kendiniz için de beklemelisiniz. Bu süreçte çocuğunuz gece uykularından uyanabilir, bazen altına kaçırabilir, korkudan ağlayabilir… Bunlar gibi birçok sorun sürecinize eşlik eder.

Bu sebeple kendi sorunlarınızı da görmezden gelmemelisiniz. Eğer fiziksel olarak bu süreci o dönem kaldıramayacağınızı düşünüyorsanız uygun anı beklemelisiniz. Psikolojik olarak da kendinizi rahat hissettiğiniz dönemi bulmalısınız. Çocuğunuzun tepkilerini sabırla ve anlayışla karşılamalısınız. Uykusuz, stresli, yorgun olduğunuz dönemler hem çocuğunuzu hem de sizi olumsuz etkileyecektir.

  1. Sorumluluğu Çocuğa Bırakmak

Önceki maddelerde çocuğunuzu bu süreçte sıkmamanız gerektiğini söyledik, fakat bu tamamen salmanız anlamına gelmez. Kendi haline bırakmanız ihmalsizliğe gelir. “İlla ki bir gün öğrenecek’’ demeniz, akışına bırakmanız çözüm sağlamaz. Birlikte yol almanız gerekir.

Ayrıca tuvalet eğitiminde çocuklar bir tek tuvalete gitmeyi değil, aynı zamanda sorumluluk almayı öğrenir. Bir olayın kuralları ve sınırları olduğunu anlar. Bu yüzden çocuğunuzun ileri hayatındaki uyumlu davranışlarını sürdürebilmesi için de ihmal etmemelisiniz.

  1. Sabretmemek

Daha önce de dediğimiz gibi bu süreci en sağlıklı şekilde sabrederek tamamlarsınız. Beklentinizi yükseklerde tutmamalısınız. İlk denemenizde hemen öğrenecek diye bir kural yoktur. Çocuğunuza sabrınızı kesmeden defalarca denemekten kaçınmamalısınız. Denedikçe davranışı pekişecektir. İnsanlar çocuklarının hemen ilk haftadan öğrendiğini söyleyebilir. Bir kıyas ve yarış içerisinde değilsiniz. Dış çevreye takılmadan çocuğunuzla uyum içerisinde ona özgü bir süreç yaratmalısınız. Her şeyin başında sabırlı olmalısınız.

Ayrıca süreç boyu çocuğunuz altına kaçırabilir, evin bir bölgesine çişini veya kakasını yapabilir. Kızmadan, eğitici bir tavırla yaklaşmalısınız. Hangi zamanlarda çişini kaçırdığını, hangi gıdalardan sonra tuvalet ihtiyacı olduğunu izleyerek bu durumu avantajınıza çevirebilirsiniz.

  1. Çocuğa Tuvaletini Yapması için Zorlamak ve Merakını Gidermemek

Kaka yapmak çocuklar için en zorlayıcı nokta olabiliyor. Birçok sebep barındırıyor olabilir. Tuvalette oturarak durması ona ürkütücü gelebilir. Bedenlerinden bir parçanın eksildiğini görmeleri onları ürkütebiliyor. Bu yüzden de kakalarını sıklıkla tutma çabası gösteriyorlar.

Kaka için dikkat etmeniz diğer nokta ise çocuğunuzun merakını gidermesine izin vermelisiniz. Onun için keşfedilmeyi bekleyen oldukça merak uyandıran bir cisim. Bakmak istediğinde kızmak, göstermemek yerine görmesine izin vermelisiniz. Fakat çok uzun incelemesi de doğru olmayacaktır. Merakını giderdikten sonra rahatlatamaya çalışmalısınız. “Herkesin kakası bu şekilde. Bunun da diğerlerinin yanına gitmesi lazım.’’ deyip çocuğunuza ne kadar normal olduğunu hissettirmeye çalışmalısınız.

  1. Çocuğunuza Devamlı Olarak Tuvaletini Sormak

Tuvalet eğitimine başlayan her bebeveynin sıklıkla sorduğu soru “Tuvaletin geldi mi?, Çişin var mı?” diye sormaktır. Çocuğa her sakinleştiği veya farklı mimikler yaptığı anda “Tuvaletin var mı?’’ demeniz onu bunaltabilir. Kontrol kaygısına sebep olabilir. Her saniye sormak yerine çocuğu bazen de kendi haline bırakmayı denemelisiniz. Böylece çocuğunuz eğitimden bunalmayacaktır.

  1. Tuvalette Uzun Süre Vakit Geçirmek ve Beklemek

Çocuğunuz tuvaleti geldiğini söylediği anda tuvalete götürmeniz oldukça yerinde ve doğru bir davranış olacaktır. Fakat tuvalete gittiği halde yapmıyorsa zorlamamalısınız. Uzun süre klozette beklememelisiniz. Birkaç dakika bekleyip, “Şimdi kalkabiliriz, tuvaletin geldiğinde tekrar geliriz’’ demelisiniz. Böylece çocuğunuz tuvalete karşı hırçınlaşmamış olacaktır. Aksi takdirde, sizin zorlamanızla orada bekletiliyorsa, kendisini sıkıp tuvaletin dışında evin bir bölgesine tuvaletini yapabilir.

  1. Tuvalet Eğitimini Gece Sürdürmemek

Eğitimin en önemli noktaların birisi de sürekliliği gece sağlayamamaktır. Gece bez takmanız yapılan eğitimin boşa gitmesine sebep olur. Eğitim başladığı gibi gece alışkanlığının kazanılması elbette zordur. Çocuğunuz gündüz tuvaletini yapabilmeyi öğrendiğinde, gece eğitimine de başlamalısınız. Çocuğunuzu bezlemek yerine yatağının altına koruyucu bezler serebilirsiniz.

Tuvalet eğitimi birçok zorluğu barındırsa da her bebeveynin sürecin sonunda oldukça rahatladığı bir geçiştir. Çocuğunuz bu dönemde sizi oldukça yoruyor olabilir. Onun da bir şekilde sürecin üstesinden geleceğini, sizin sabrınıza ve ilginize ihtiyacı olduğunu unutmayın. Bir yetişkine oldukça basit gelse de bir çocuğun vücudundan bir parça çıktığını bilmesi o parçayı kaybedecek olması oldukça ürkütücü gelebilir. Bulunduğu duruma kızmadan şefkatinizle saygı ve anlayış göstermelisiniz. Her çocuğun farklı gelişim ve adaptasyon süreci olduğunu hatırlamalısınız. Kıyaslamadan çocuğunuzun elinden tutmalısınız. Sizin doğru yaklaşımınızla tuvalet eğitimini başarıyla tamamlayacaktır.

 

Bu makalemize de göz atmayı unutmayın!

Bebeklerde Tuvalet Eğitimi Hakkında Her Şey – https://www.bebek.com/bebeklerde-tuvalet-egitimi/

 

Aklınıza takılan soruları yorum olarak bırakabilirsiniz.

Sevgiler.

Psikolog Hanife Erdoğdu

]]>
https://www.bebek.com/tuvalet-egitimi/feed/ 2 https://www.youtube.com/embed/eeglyKesUFk Çocuklarda Tuvalet Eğitimi #ebebek nonadult
Tuvalet Eğitimi Ne Kadar Sürer? https://www.bebek.com/tuvalet-egitimi-ne-kadar-surer/ https://www.bebek.com/tuvalet-egitimi-ne-kadar-surer/#respond Fri, 31 Jan 2025 08:00:33 +0000 https://www.bebek.com/?p=82327 Tuvalet eğitimi, birçok anne-baba için hem heyecan verici hem de tedirginlik veren bir süreçtir. Çocuğun bezden ayrılarak bağımsız bir şekilde tuvalete gitmeyi öğrenmesi, çocuk gelişiminde önemli bir kilometre taşıdır. Çoğu anne-babanın aklında “Tuvalet eğitimi ne kadar sürer?” sorusu vardır. Fakat bu sürecin ne kadar süreceği ile ilgili net bir şey söylemek çok mümkün değildir. Genel olarak, çocukların çoğu 3 ila 6 ay arasında tuvalet alışkanlığını kazanır. Ancak bu süre bazı çocuklar için daha kısa olabiliyorken bazıları için ise daha uzun olmaktadır.

Tuvalet Eğitimi Süresini Etkileyen Faktörler

Tuvalet eğitiminin ne kadar süreceği, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişir. Gelin bu faktörleri birlikte inceleyelim:

  1. Çocuğun Hazır Olup Olmaması

Her çocuğun gelişim hızı farklıdır ve tuvalet eğitimi için hazır olma yaşı da değişkenlik gösterebilir. Bazı çocuklar 18 aylıkken tuvalete ve beze veda etmeye ilgi göstermeye başlarken, bazıları için en uygun zaman 2,5-3 yaş civarında olabilir. Eğer çocuk tuvaletini kontrol edebildiğini fark ediyorsa, bezini kirlettiğinde rahatsız oluyorsa ve tuvaletle ilgileniyorsa, eğitime başlamak için uygun olduğu düşünülmektedir.

  1. Aile Tutumu ve Sabır

Tuvalet eğitimi anne ve babaların da süreçte aktif çaba göstermesi gereken bir süreçtir. Dolayısıyla anne-babaların bu sürece nasıl yaklaştığı oldukça önemlidir. Aile üyelerinin zorlayıcı, baskıcı veya cezalandırıcı bir tutum sergilemesi çocuğun tuvalete karşı direnç göstermesine ve sürecin uzamasına neden olabilir. Anne-babaların teşvik edici, sabırlı ve olumlu bir yaklaşım sergilemesi çocuğun bu önemli geçiş sürecini daha kolay benimsemesini destekleyebilir.

  1. Günlük Rutinler ve Alışkanlıklar

Tuvalet eğitimi sürecinin daha hızlı ve sorunsuz ilerleyebilmesi için rutinlerden faydalanmak önemlidir. Tutarlı bir rutin oluşturulduğunda, çocuk tuvalet eğitimine daha hızlı adapte olabilir. Rutinleri takip etmeyi kolaylaştırmak için görsel tablolar kullanılabilir veya düzenli aralıklara çocuğa tuvalet hatırlatılabilir. Örneğin her yemekten ya da yatmadan önce elleri yıkarken tuvaletinin olup olmadığı sorulabilir.

  1. Biyolojik ve Gelişimsel Farklılıklar

Her çocouk özeldir ve birbirinden farklıdır. Mesane kontrolü bazı çocuklar için erken kazanılan bir beceriyken bazı çocuklarda bu becerinin kazanılması daha uzun sürebilir. Genel olarak kız çocuklarının erkek çocuklarına kıyasla tuvalet eğitimini daha hızlı öğrendiği gözlemlense de bu her çocuk için geçerli değildir. Çocuğun kas gelişimi, iletişim becerileri ve motor gelişimi de bu süreci etkilemektedir.

  1. Gerilemeler ve Kazalar

Tuvalet eğitimi süresi anne ve babalar için bazen bir ileri bir geri gidiyormuş gibi hissettirebilir. Tuvalet eğitimi sırasında, bazı günler harika geçerken, bazı günlerde çocuğunuzun eskiye döndüğünü hissedebilirsiniz. Yeni bir kardeşin doğumu, taşınma, kreşe başlama gibi büyük değişimler, çocuğun tuvalet eğitiminde gerilemesine neden olabilir. Ayrıca, kazalar bu sürecin doğal bir parçasıdır ve anne-babaların bu durumu sakin ve anlayışlı bir şekilde karşılaması oldukça mühimdir.

Tuvalet Eğitimini Kolaylaştıran İpuçları 

Tuvalet eğitimi süresini kısaltmak ve çocuğun bu süreci daha kolay kabul etmesini sağlamak için anne-babalara bazı önerilerimiz var. Hadi bu önerileri birlikte inceleyelim:

  • Çocuğunuzu gözlemleyin: Tuvaletini yapmadan önce belli başlı sinyaller ile çocuğunuzun tuvalet ihtiyacı olup olmadığını keşfedebilirsiniz. (Kıvranma, saklanma, bacaklarını sıkıca kapatma gibi). Dikkatli gözlemler yaparak ve sinyalleri yakalayarak çocuğunuzu tuvalete yönlendirebilirsiniz.
  • Kesinlikle zorlamayın: Eğer çocuğunuz fizyolojik ya da psikolojik olarak tuvalet eğitimi sürecine henüz hazır değilse, eğitime başlamak için biraz daha bekleyin. Tuvalet eğitimi süresini kısa tutmak ve zorlanmadan tamamlamak için çocuğun hazır olması büyük fark yaratır.
  • Olumlu ifadeler kullanın: Çocuğunuz bezini ıslatmadan tuvalet ihtiyacını ifade ettiğinde başarılarını kutlamak, küçük övgülerde bulunmak veya sevdiği bir çıkartma ile onu motive etmek süreci hızlandırabilir. Tuvalet eğitimi süresini kısaltmak için keyifli bir süreç geçirmeye ve olumsuzluklar yerine 0lumlu şeylere odaklanın.
  • Kazalara karşı sabırlı olun: Çocuklar bir anda bezi bırakıp tuvalete gitmeye başlamazlar. Dolayısıyla zaman zaman tuvaletini kaçırabilir. Bu durumda kızmadan ve cezalandırmadan, sakince tuvalete yönlendirmek gerekir.
  • Örnek olun: Çocuklar gözlem yaparak öğrenir. Ebeveynlerinin ve büyük kardeşlerinin tuvalete nasıl gittiğini görmek, onların süreci daha kolay anlamasına yardımcı olabilir.

Ne Zaman Bir Uzmandan Destek Alınmalı?

Her çocuk farklı hızda öğrenir. Ancak bazı durumlarda bir uzmandan destek almak gerekmektedir. Aşağıdaki durumlarla karşılaşıyorsanız bir uzmana danışmanız faydalı olabilir:

  • Çocuğunuz 4 yaşını geçmiş olmasına rağmen hâlâ tuvalet eğitimi konusunda ilerleme kaydetmiyorsa,
  • Sürekli olarak aşırı direnç gösteriyorsa,
  • Tuvalet eğitimi süreci çocuğunuzda yoğun bir stres ve kaygıya neden oluyorsa,
  • Tuvalet alışkanlığını kazandıktan sonra uzun süreli gerilemeler yaşanıyorsa.

Unutmayın! Her Çocuk Kendi Hızında Öğrenir.

Tuvalet eğitimi süreci sabır, anlayış ve tutarlılık gerektiren bir dönemdir. Çocuğunuzu diğer çocuklarla kıyaslamadan, onun bireysel gelişimini göz önünde bulundurarak ilerlemek en sağlıklı yaklaşım olacaktır. Unutmayın, her çocuk bir gün bezden ayrılır ve bu sürecin ne kadar süreceğinden çok, nasıl yönetildiği daha önemlidir. Sevgi dolu bir destekle, çocuğunuzun bu önemli adımı kolayca atmasını sağlayabilirsiniz. 😊

“Çocuklarda Tuvalet Eğitimi” başlıklı makalemizi okumak için tıklayın: https://www.bebek.com/cocuklarda-tuvalet-egitimi/

 

Sorularınızı yorum olarak bırakabilirsiniz.

Sevgilerimizle,

Erken Çocukluk Eğitimi Uzmanı Gülen Şahin Öztürk

]]>
https://www.bebek.com/tuvalet-egitimi-ne-kadar-surer/feed/ 0
Çocuklarda Tuvalet Eğitimi https://www.bebek.com/cocuklarda-tuvalet-egitimi/ https://www.bebek.com/cocuklarda-tuvalet-egitimi/#respond Thu, 30 Jan 2025 06:15:00 +0000 https://bebek.com/?p=2208 Tuvalet eğitimini pek çok anne-baba bebeğine bir an önce kazandırmak istiyor. Ancak her şeyin bir zamanı var. International Polikliniği Etiler Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Filiz Odabaşı Seeborg, “Anne-babanın bilmesi gereken en önemli nokta, tuvalet eğitimi sırasında çok sabırlı olmak ve çocuğa hiç kızmamaktır.” diyerek bebeveynlere bazı önerilerde bulunuyor.

Tuvalet Eğitimine Ne Zaman Başlanmalıdır?

Mesane ve dışkı kontrolü öğrenilmesi gereken sosyal bir olaydır. Çocuğunuza tuvaleti kullanmayı öğretmek zaman ister, anlayış ve sabır gerektirir. En önemlisi, bu alışkanlığı edinmesi istenen çocuğa hiç bir zaman zorlama yapılmamasıdır.

Tuvalet eğitiminin başlaması gereken belli bir yaş yoktur. Bunun için doğru zaman, çocuğun fiziksel ve psikososyal gelişimine bağlıdır.

12 aydan küçük çocukların mesane ve barsak kontrolü hiç yoktur, bundan sonraki 6 ay içinde bir miktar kontrol etme yetisi kazanırlar.

18-24 aylar arasındaki çocuklar genellikle tuvalet eğitimine hazır olduklarını belli ederler ama bazı çocuklar 30 ay veya daha ileri aylarda tuvalet eğitimine hazır olmayabilirler.

Çocuğunuz tuvalet eğitimine ayrıca duygusal olarak da hazır olmalıdır. Çocuk tuvaleti kullanmayı kendisi istemeli ve bunu yaparken de herhangi bir çekinme, korku belirtisi göstermiyor olması gerekmektedir. Eğer çocuğunuz kuvvetli bir şekilde direniyorsa tuvalet eğitimi için bir süre daha beklemek uygun olur.


Hangi Durumlarda Beklemek Daha Uygun Olur?

Kimi zaman şu durumlarda tuvalet eğitiminin başlaması ertelenebilir:

  1. Yeni bir eve taşınmak veya kısa bir süre içinde taşınacak olmak
  2. Yeni bir gebelik veya yakın zamanda aileye yeni bir bebeğin katılması
  3. Aile bireylerinden birinde ciddi bir hastalık veya ölüm

Anne ve Babaları Dikkat Etmesi Gereken Noktalar Nelerdir?

Anne-babanın bilmesi gereken en önemli nokta, tuvalet eğitimi sırasında çok sabırlı olmak ve çocuğa hiç kızmamaktır. Bu eğitimin bir savaş haline dönmemesi anne-babanın elindedir. Tuvalet eğitiminin başladığı yaş çocuğunuzun kendisini bir birey olarak görmeğe başladığı bir dönemdir. Bu yaştaki çocuklar limitlerini zorlamak isterler. Bazı çocuklar protesto etmek amacıyla özellikle dışkılarını ne beze ne de tuvalete yapmayarak tutabilirler.

Çocuğun Hangi Davranışları Eğitime Hazır Olduğunu Gösterir?

• Uykudan uyandığında bezi ıslak değilse veya gün içinde en az 2 saat bezi kuru kalıyorsa
• Dışkılama zamanı çok düzenli ise veya hemen önceden anlaşılabiliyorsa (bazı mimikler, vücut hareketleri veya sözle)
• Basit komutları yerine getirebiliyorsa
• Banyoya kendi başına gidebiliyor ve üstündekileri çıkartıyorsa
• Bezi kirlendiğinde rahatsız oluyor ve bezini değiştirmenizi istiyorsa
• Tuvalet veya lazımlığını kullanmak istiyorsa
• Yetişkinlerin kullandığı iç çamaşırlarını giymek istiyorsa

Her çocuğun dışkı düzeni farklıdır. Bazı çocuklar 2-3 günde bir bu ihtiyaçlarını giderirken bazıları günde 2-3 defa dışkılar. Düzenli ve doğru beslenme çocuğunuzun dışkı kıvamını da yumuşak hale getireceğinden tuvalet alışkanlığının edinilmesini kolaylaştırır.

Çocuğunuz henüz hazır değilken tuvalete gitmesi için çok zorlanması ve baskı yapılması, öncelikle dışkılamanın öğrenilmesinde uzun sürebilecek problemlere yol açabilir.

Kabızlık bir problem ise çocuk doktorunuza danışmadan fitil, lavman veya dışkı yumuşatıcı ilaçları kullanmayın. Pek çok çocuk 3-4 yaşlara geldiğinde gündüz idrar ve dışkısını kontrol edebilir.

Çocuğunuz gündüz kuru kalmayı başarsa bile, bazen aynı başarıyı gece de göstermesi aylar, hatta yılları alabilir. Çoğu kız çocuk ve erkek çocukların %75’i 5 yaşından sonra geceleri tuvaletlerini kaçırmaz.

Çocuklarda Tuvalet Eğitimi

Çocuğa Tuvaleti Kullanmayı Öğretmenin Kolay Yolları Var Mıdır?

“İdrar” ve “dışkı” gibi terimleri çocuğunuza açıklamaya çalışırken kullanacağınız sözleri dikkatle seçin. Zira çocuğunuz sizden öğreneceği bu terimleri arkadaşları, komşularınız ve çocuğunuzun bakımında size yardımcı olan diğer kişilerin yanında da kullanacaktır.

Vücut artıklarını çocuğunuza tanımlarken “kaka”, “pis”, “kötü kokulu” gibi sözcükleri kullanmaktan kaçının. Bu sözcükler çocuğunuzun utanmasına ve kendisini kötü hissetmesine yol açabilir.

Dışkılama ve idrar yapmayı basit, doğal bir olaymış gibi gösterin çocuğunuza. Çocuğunuz bu yaşlarda meraklı olacağından bazen dışkısı ile oynayabilir. Bu durumda hiç kızmadan ona yumuşak bir şekilde “bunun oynanacak bir şey olmadığını” söylemeniz yeterlidir.

Çocuğunuz hazır olduğunda ona ufak bir lazımlık alın. Zira çocuk bunun üstüne kolaylıkla oturabilir ve oturduğunda ayakları ile yere basabilir. Bu, kendisini güvende hissetmesine de yardımcı olacaktır.

Çocuklar ailedeki diğer bireylerin tuvaleti kullanmalarını da gözlemlemek isteyebilirler. Bazen anne-baba tuvaleti kullandıklarında çocukların da içeri girmesi onlara bu davranışın öğrenilmesinde yardımcı olabilir.

Büyüklerin tuvaleti kullanmasını görmesi çocuğunuzun da aynı şeyi yapmayı istemesine yol açacaktır. Tabii en uygunu bu deneyimi kız çocukların anneleri ile, erkek çocukların da babaları ile yaşamalarıdır.

Çocuğa Tuvalet İhtiyacının Geldiğinin Hissettirilmesi Mümkün Müdür?

Çocuğunuza idrar veya dışkısını yapmak üzere olduğunda size haber vermesini söyleyin. Çocuğunuz genellikle tuvalet ihtiyacını bezinde giderdikten sonra size haber verecektir. Bu, çocuğunuzun kendi vücut fonksiyonlarının farkında olmaya başladığının bir göstergesidir.

Çocuğunuzu bunu size söylediği için ödüllendirin ve ona bir daha sefere tuvaletini yapmadan önce size haber vermesini söyleyin.


Dışkılamaya başlamadan hemen önce çocuğunuz çeşitli sesler çıkarabilir, ıkınmaya başlayabilir, yere çömelebilir veya o sırada oynuyorsa bir süre oyuna ara verebilir.

Çocuğunuza bu gibi belirtilerin dışkılama zamanı olduğunu ve şimdi tuvalete gitme zamanı olduğunu söyleyin.

Genellikle çocuklarda dışkılama hissi idrar yapma hissinden önce öğrenilir. Bazı çocuklar dışkılarını tuvalete yapmayı öğrendikten aylarca sonra idrar yapma kontrolünü kazanırlar. Bazı çocuklar ise önce idrar yapmayı öğrenirler. Hatırlanması gereken tek şey, her çocuğun birbirinden farklı olduğudur.

Çocuğu Düzenli Olarak Tuvalete Götürmek Alışkanlık Kazanmasında Etkili Olur Mu?

Çocuğunuzun idrar veya dışkısını yapmak üzere olduğunu gördüğünüzde onu lazımlığına götürün. Her seferinde sadece bir kaç dakika süreyle çocuğunuzu lazımlığa oturtun. Çocuğunuz lazımlıkta otururken ona ne yapmasını istediğinizi anlatın. Neşeli ve doğal olun. Eğer karşı koyarsa ısrar etmeyin. Çocuğunuzun direnmesi onun tuvalet eğitimine henüz hazır olmadığını gösterir.


Çocuğunuzu günün belli saatlerinde (sabah uyandığında, yemeklerden sonra, uykudan önce) düzenli olarak tuvalete götürmeniz onun bu alışkanlığı daha kolay edinmesine yardımcı olacaktır.Tuvalet eğitiminin başarısı çocuğunuzun bu alışkanlığı öğrenme hızına bağlıdır. Çocuğunuzun gösterdiği çabayı ve ilerlemeyi ödüllendirmelisiniz. Bu nedenle çabuk sonuç almaya çalışmamalısınız.

Çocuk tuvalet ihtiyacını tuvalette giderdiği her zaman onu övücü sözler söyleyip sarılın. Bunun tersi durumlarda kızmamağa özen gösterin. Cezalandırma çocuğunuzun kendisini suçlu hissetmesine yol açacak ve tuvalet eğitimi sürecini uzatacaktır.

Bu arada çocuğunuza basit temizlik kurallarını da öğretmelisiniz. Tuvaletten sonra çocuğunuza nasıl temizlenmesi gerektiğini göstermeniz doğru olacaktır. Her tuvaletten sonra çocuğunuza ellerini yıkatmalısınız.Bazı çocuklar dışkı ve idrarlarını vücutlarının bir parçası olarak gördüğünden, bu artıkların sifon çekildikten sonra kayboluşunu gözlemekten korkabilir ve bunu anlamakta zorluk çekebilirler.

İlginç olarak, bazı çocuklar tuvalette otururken sifon çekildiğinde kendilerinin de suyla beraber içeri çekileceklerinden korkarlar. Çocuğunuza “dışkı” ve “idrar” gibi vücut artıklarının ne olduğunu açıklamaya çalışmalısınız. Çocuğunuza kontrolün kendisinde olduğu hissini vermek için sifonu onun çekmesine izin verebilirsiniz. Bu, onun korkularını yenmesine yardımcı olacaktır.

Çocuğunuz düzenli olarak tuvaleti kullanmaya başladığında mümkünse tuvaleti kullanmayı yeni öğrenen çocuklar için özel olarak yapılmış külotlardan kullanmaya çalışın. Bu sayede çocuğunuz bezden kurtulduğu için kendisi ile gurur duyacak ve kendisine güvenildiğini anlayacaktır. Bununla beraber her an “istenmeyen kaza”lara karşı hazırlıklı olmalısınız. Zira tuvalet alışkanlığının tam olarak kazanılması haftalar, hatta aylar alabilir.

Başlangıçta çocuğunuz tuvaletten kalktıktan hemen sonra idrar veya dışkısını yapabilir. Zira çocuğunuzun mesane ve barsak kontrolünü sağlayan kaslarını gevşetmeyi öğrenmesi zaman alabilir. Eğer bu tip “kazalar” sıklıkla tekrarlıyorsa çocuğunuz tuvalet eğitimine henüz hazır değil demektir.

Bazen çocuğunuz tuvaleti geldiğinde sizden bez isteyebilir ve tuvalet ihtiyacını gidermek için kendi belirlediği bir yerde oturmak isteyebilir. Bunu başarısızlık olarak değerlendirmek yerine tuvaletinin geldiğini anladığı için çocuğunuzu ödüllendirmelisiniz. Bu durumda, çocuğunuzun bezi üzerinde olduğu halde tuvaletini banyoda yapmasını önerebilirsiniz kendisine.

Ondan sonra yavaş yavaş bezi olmadan lazımlığa oturarak tuvaletini yapmasını sağlayabilirsiniz.
Çoğu zaman çocuğunuz lazımlıktan çok normal tuvalete oturmayı zamanı gelince kendisi isteyecektir. Bu istek karşısında çocuğunuzun tuvalete nasıl oturması gerektiğini de sizin ona öğretmeniz gerekecektir.

Tuvalet eğitimi öncesi, eğitim sırasında veya sonrasında herhangi bir sorunuz olduğunda veya aklınıza bir konu takıldığında lütfen çocuk doktorunuza danışın. Genellikle ufak bir sorun kolayca çözülebilir, fakat tıbbi veya psikolojik problemler varsa o zaman tedavi gerekebilir. Çocuk doktorunuzdan gelebilecek herhangi bir yardım veya öneri çocuğunuzun tuvalet eğitimini kolaylaştıracaktır.

Tuvalet Eğitiminde kullanabileceğiniz ürünleri görmek için tıklayınız.

Tuvalet Eğitiminde kullanabileceğiniz ürünler: https://www.e-bebek.com/bebek-tuvalet-egitimi-urunleri-c4211/

”Bebeklerde Eğitim” Konulu yazılarımızı incelemek için aşağıdaki bağlantıya tıklayın.

Bebeklerde Eğitim: https://www.bebek.com/cocuk/bebek-tuvalet-egitimi/

 

Aklınıza takılanları yorum olarak iletebilirsiniz.

Sevgiler.

]]>
https://www.bebek.com/cocuklarda-tuvalet-egitimi/feed/ 0
Topuk Kanı Testi Nedir? Değerleri Nasıl Olmalıdır? https://www.bebek.com/topuk-kani-testi-nedir-degerleri-nasil-olmalidir/ https://www.bebek.com/topuk-kani-testi-nedir-degerleri-nasil-olmalidir/#respond Thu, 30 Jan 2025 06:06:47 +0000 https://www.bebek.com/?p=22278 Daha öncesinde hamilelikle ilgili pek fazla şey bilmiyor olabilirdiniz. Ancak yaşayarak çok şey öğrendiniz. Aynı durum bebeğinizin bakımı ve sağlığı gibi şeylerde de geçerlidir. Nasıl ki sağlıklı bir gebelik geçirebilmeniz için hamilelikte yapılması gereken belli başlı tetkikler varsa, aynı durum bebeğiniz doğduktan sonra sağlıklı bir gelişim gösterebilmesi için de geçerlidir.

Çünkü erken tanı, basit tedavi yöntemleri ile pek çok hastalığın önüne geçilmesini sağlamaktadır. Bebeklerde topuk kanı alımı uygulaması da yeni doğan bebeğinizdeki genetik veya metabolizma ile alakalı birtakım rahatsızlıkların belirlenmesi için mutlaka yapılması gereken bir testtir. 

Topuk Kanı Testi Nedir, Ne Zaman Yapılır?

Doğum gerçekleştikten sonra rutin olarak bebeklerde yapılan işitme ve görme, inmemiş testis, kalça çıkıklığı gibi bir takım tarama ve testler yapılmaktadır. Bu testlerden bir diğeri de topuk kanı testidir.

Zekâ testi olarak da bilinen, genellikle doğumdan sonraki 3 gün içerisinde bebeğin topuğundan bir miktar kan alınması işlemiyle gerçekleştirilen bu test ile pek çok kalıtımsal veya gelişimsel hastalıklar tespit edilerek erken tedavi ile hastalığın önüne geçilebilir.

Bebeklerde topuk kanı, eğer bebek gününde doğmuş ise hastaneden çıkmaya yakın bir zaman diliminde alınmalıdır. Kalıtsal ve metabolik hastalıkların belirlenebilmesi için bebeğin en az 24 saat boyunca beslenmiş olması gerekir. Bu işlem tüm hastanelerde aynı olmakla birlikte, eğer topuk kanı bebek doğduktan sonraki 24 saat içinde alındıysa bebek bir iki haftalık olduktan sonra tekrar kan alınması gerekir.

Normal koşullarda en uygunu bebek doğduktan sonraki 24-72 saat içinde testin yapılması ve bu sürenin 7 günü geçmemesidir.

Ancak erken doğum gerçekleşmişse veya herhangi bir sebepten ötürü bebekten topuk kanı alınamadıysa doğumdan yaklaşık bir hafta sonra topuk kanı testi mutlaka yapılmalıdır. 

Topuk Testi Nasıl Yapılır?

İsminden de anlaşılacağı üzere topuk testi, yeni doğan bebeğin ayak topuğundan alınan kanla yapılır. Bebeğin topuğunda iğne yardımıyla maksimum 2,5 mm olan bir delik açılarak kan gelmesi sağlanır.

Kanın az gelmesi durumunda minik bebeğinizin topuğunun bir miktar sıkılmasında sakınca yoktur. Akan kan, özel filtre kağıtlarına sürülerek bebeğin anne-babası, adres ve telefon bilgileri ile beraber hazır hale getirilir. Daha sonra örnek, laboratuvara gönderilerek tarama gerçekleştirilir. 

Topuk Kanı Testinde Hangi Hastalıklar Teşhis Edilebilir?

Pek çok ebeveynin doğumdan sonra yapılan topuk testinin hangi hastalıkları teşhis edebildiği konusunda bilgisi yoktur. Bu nedenle biz de bebeklerde topuk kanı neden alınır, topuk kanı testi hangi hastalıkları teşhis edebilir detaylıca anlatmak istiyoruz:

Fenilketonüri

İsmini söylemesi biraz zor olan bu hastalık, fenilalanin hidroksilaz enzimi eksikliğine bağlı olarak kandaki ve vücut sıvılarındaki fenilalanin ve metabolitlerin artması sebebiyle oluşan bir hastalıktır. Bu hastalık, bebek beslenmeye başladığı zaman ortaya çıkmakta olup fenilalanin aminoasidi ve metabolitlerin kanda birikip beyne geçmesine sebep olarak bu bölgede hasar oluşturmaktadır.

Hasar sonucu bebekte zekâ geriliği ve nörolojik hasarlar oluşmaktadır. Topuk kanı testi aracılığıyla hastalığın erken teşhis edilmesi ve devamında bebeğe fenilalanin diyeti uygulanmasıyla bebek normal gelişimini sürdürebilir. Bu durum erken tanı için uygulanan topuk kanı testinin önemini bir kez daha vurgulamaktadır.

Hipotiroidi

Hipotiroidi, isminden de anlaşılacağı gibi bir tiroid hastalığı olup, tiroid bezlerinin yeterince çalışamaması ve neticesinde vücuttaki büyüme ve gelişmeyi sağlayan tiroid hormonlarının yeterince salgılanamaması durumudur. Annede iyot yetersizliği ve haşimato hastalığı olması bebekte hipotiroidi gelişmesinin nedeni olabilir.

Tespit edilemeyen bebekte hipotiroidi vakalarında bebekte zekâ geriliği ve beyin hasarı oluşabilir. Ancak erken teşhisle uygun tedavi uygulandığında bu durumların önüne geçilebilir. Tedavisinin, bebeğin üretemediği hormonun ağız yoluyla verilmesi gibi basit bir yöntemle olması ise erken teşhisin önemini vurgulamaktadır.

Biyotinidaz Eksikliği

Biyotinidaz eksikliği, biyotin isimli vitaminin eksikliğine neden olarak bebeklerde hipotoni (gevşek bebek), saç dökülmesi, egzama, havale, gelişim geriliği, dengesiz yürüme, işitme ve görme kayıpları gibi hasarlara neden olabilir. Protein yıkımı, glukoneogenez ve yağ sentezi ile görevli bu enzimin eksikliğini topuk kanı testi ile erkenden tespit etmek oldukça mühimdir.

Aksi halde bebekte nörolojik bozukluklar görülebilir, hatta ölüme bile sebep olabilir. Tedavi yöntemi, bebeğe ağız yoluyla verilen biyotinle gerçekleşir. Eğer bebekte herhangi bir hasar oluşmadan tedaviye başlanırsa bu hasarların önüne geçilebilir.

Galaktozemi

Bir metabolizma hastalığı olup, bu hastalığa sahip bebeklerde enerji üretimi için gerekli galaktozun (süt şekeri) kullanımını sağlayan enzimin salgılanamaması durumudur. Belirtiler genellikle doğumdan sonraki birkaç günde kendini göstermektedir. Bu belirtiler sarılık, kusma, karaciğer büyümesi, ishal ve karın içinde sıvı birikmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Böbrek yetmezliği ve zekâ geriliğine sebep olabilen bu hastalığın tedavisi bebeğin laktoz içermeyen besinlerle beslenmesiyle sağlanabilir. 

Topuk Kanı Sonuçları Nasıl Değerlendirilir?

Ailelerin en çok endişe ettikleri kısım ise topuk kanı sonuçları olmaktadır. Topuk testi sonuçları genellikle 3 hafta içinde çıkmaktadır. Yapılan genel uygulamada eğer bebeğin kanında herhangi bir problem gözlenmemişse aile aranmamaktadır.

Ancak şüpheli veya pozitif çıkan değerlerde aile aranarak bilgi verilmektedir. Bazı durumlarda kan örneği yeterli bulunamadığı için aile aranarak tekrar kan verilmesi istenebilir. Ayrıca pozitif ve şüpheli sonuçlarda da topuk kanı testi tekrarlanmalıdır. Eğer sonuç tekrar pozitif çıkarsa duruma göre tedavi yöntemi belirlenerek derhal başlanmalıdır.

Bazı aileler topuk kanı neden alınır bilmemekte veya bebeklerinden topuk kanı alınmasına karşı çıkmaktadırlar. Bu son derece yanlış ve gereksiz bir davranıştır. Bebeğinizin topuğundan kan alınmasının ona bir zararı olmamakla birlikte, bebeğinizde fark edilmeyen önemli hastalıkların teşhisini sağlayarak erken tedavi ile olumsuz sonuçların önüne geçilmektedir.

Bazen ailelerden ikinci defa topuk testi yaptırmaları istenebilir. Genellikle aile hekimliği tarafından yapılan ikinci topuk testini de ihmal etmeden yaptırmak önemlidir. İkinci topuk testi genellikle şu durumlarda istenir:

  • Topuk kanı bebek doğduktan sonraki 24 saat içerisinde alındıysa,
  • İlk alınan topuk kanı bebek yeterince beslenmeden alındıysa,
  • İlk alınan kan sırasında bebeğe antibiyotik kullandırılıyorsa,
  • Bebek prematüre doğmuşsa,
  • Bebekte kan değişimi yapıldıysa.

Bebeklerde topuk kanı testi oldukça önemli bir test olup hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle bu testi mutlaka yaptırmalı ve takip etmelisiniz. Böylece bebeğinizde oluşabilecek pek çok problemin önüne geçmiş olursunuz.

]]>
https://www.bebek.com/topuk-kani-testi-nedir-degerleri-nasil-olmalidir/feed/ 0
Doğal Oyun Kumu | Anne Bebek Kendin Yap Atölyesi https://www.bebek.com/dogal-oyun-kumu-anne-bebek-kendin-yap-atolyesi/ https://www.bebek.com/dogal-oyun-kumu-anne-bebek-kendin-yap-atolyesi/#respond Mon, 30 Dec 2024 08:05:42 +0000 https://www.bebek.com/?p=82165 Güvenli oyun kumu ile evinizde eğlence ve deneyim bir arada. 😍 Bebeğinizin el-göz koordinasyonunu, duyu gelişimini, hayal kurma ve özgün düşünme becerisini desteklemek için oyun kumundan faydalanabilirsiniz. 😇 Üstelik içinde bulunan malzemeler sayesinde, bebeğinizin kumu ağzına götürmesinde bir sakınca bulunmaz. 1 yaş ve üzeri için uygundur! Oyun sırasında bebeğinizi gözlemlemenizi ve ona eşlik etmenizi öneririz. Keyifli oyunlar! 😊

Malzemeler:

  • 4 su bardağı tam buğday unu
  • Yarım su bardağı ayçiçek yağı
  • Tepsi
  • Şekilli kalıplar

Yapılışı: 1- Tam buğday ununu tepsiye alın. 2- Üzerine ayçiçek yağı ekleyin. 3- Elinizle ovarak karıştırın. 4- Kum dokusu elde edinceye kadar bu işlemi tekrar edin. 5- Şekilli kalıplarla yapay kumdan şekiller yapabilirsiniz. İyi eğlenceler 🙂

]]>
https://www.bebek.com/dogal-oyun-kumu-anne-bebek-kendin-yap-atolyesi/feed/ 0 https://www.youtube.com/embed/iJLPDFMsXW8 Oyun Kumu | Anne Bebek Kendin Yap Atölyesi nonadult
Harlequin Fetüs (Palyaço Bebek Sendromu) Nedir? https://www.bebek.com/harlequin-fetus-palyaco-bebek-sendromu-nedir/ https://www.bebek.com/harlequin-fetus-palyaco-bebek-sendromu-nedir/#respond Wed, 25 Dec 2024 13:32:38 +0000 https://www.bebek.com/?p=82064
  • Harlequin Fetüs (Palyaço Bebek Sendromu) nedir ve hangi genetik faktörlerden kaynaklanır?

  • Harlequin Fetus; yenidoğan bebeklerde görülen genetik bir deri hastalığıdır. İsmini hastalığı taşıyan bebeklerin doğumdaki tipik yüz görünümünden alır. Kalın ve aralarda çatlakların olduğu sert bir deri tabakasıyla doğan bu bebeklerin cilt esnekliği olmadığı için gergin bir cildi ve buna bağlı olarak açık ağız, göz kapakları, burun ve kulaklarda şekil bozuklukları vardır. ABCA12 genindeki mutasyonlar sonucu, ciltte hayati fonksiyonları olan bir taşıyıcı protein bu hastalarda üretilememektedir. Cildin dış etkenlerden koruyucu ve yağ-nem dengesini sağlayıcı özelliği kaybolur; dolayısıyla enfeksiyonlara ve sıvı kaybına açık durumdadır.%50 gibi yüksek bir oranda ölüm riski vardır. Hastalığın ortaya çıkabilmesi için; anne ve babanın her ikisinin de bu genetik mutasyon açısından taşıyıcı olması gerekir. Dolayısıyla akraba evliliklerinde hastalığın görülme sıklığı artar.

    1. Bu sendromun belirtileri nelerdir ve doğum sırasında nasıl teşhis edilir?

    Hastalığın tanısı genellikle yenidoğan bebeğin tipik görünümü ile konulur. Gergin ve çatlak bir cilt, kaş ve kirpiklerin yokluğu, küçük ve şiş eller, ağız göz kapağı ve uzuvların hareketlerinde kısıtlılıklar vardır. Karın ve göğüs kafesi genişleyemediği için solunum zorluğuna yol açabilir. Muayene ve bulgulardan şüphelenildiğinde genetik testler ile hastalığa ait mutasyonun varlığı saptanır ve kesin tanı konulmuş olur.

    1. Harlequin İktiyozis ile Harlequin Fetüs aynı şey midir? Aralarında fark var mıdır?

    Harlequin fetüs diğer bir adıyla Harlequin iktiyozis; yirmiden fazla alt tipi olan iktiyozis grubu hastalıkların en ağır formudur. Bu grup hastalıkların bir kısmı daha hafif seyirli olup bulguları Harlequin fetüsteki kadar şiddetli değildir.

    1. Bu sendromun görülme sıklığı nedir? Belirli bir coğrafya ya da genetik yatkınlık söz konusu mu?

    Nadir görülen hastalıklar arasında sayabileceğimiz Harlequin fetüs; yaklaşık 300.000 doğumda bir görülür. Ancak otozomal resesif taşıyıcılığı olan bir hastalık olduğu için; akraba evliliğinin sık olduğu bölgelerde veya aile öyküsü olan durumlarda görülme ihtimali artmaktadır. Cinsiyet ve ırksal farklılıklardan etkilenmemektedir.

    1. Hamilelik sırasında ultrason veya genetik testlerle bu durum tespit edilebilir mi?

    Hamilelik sırasında bu hastalığa tanı koymak için ulturasonografinin yeri kısıtlıdır. Tipi yüz özellikleri (kulak, burun ve ağız yapısındaki anormallikler), gelişme geriliği mevcut olan durumlarda bazen tanıya yol gösterebilir. Ancak özellikle aile öyküsü olan bireylerde gebelikte;  amniyosentez ve koryon villus örneklemesi denilen yöntemlerle bebeğin genetik materyalinden örnek alınarak genetik testler yapılabilir.

    1. Taşıyıcı genetik mutasyona sahip çiftler için önleyici tedbirler veya testler var mı?

    Taşıyıcı mutasyona sahip anne ve baba olması durumunda genetik hastalıklarının rehberliğinde tüp bebek uygulaması ile genetik seçim yapılarak hastalığın önüne geçilebilir

    1. Harlequin Fetüs doğan bebekler için modern tıpta hangi tedavi seçenekleri mevcuttur?

    Bu bebeklerin yenidoğan döneminde yoğun bakım ve takibi gereklidir. Vücut ısı ve nem dengelerini sağlayamadıkları ve enfeksiyona açık oldukları için steril şartlarda cilt bakımı  ve beslenmesi yapılmalı, gerekli durumlarda antibiyotik tedavisi açısından değerlendirilmelidir. Dolayısıyla yenidoğan uzmanı, dermatolog, plastik cerrahi, fizik tedavi, enfeksiyon hastalıkları, genetik hastalıkları uzmanının da içinde olduğu bir ekip tarafından multidisipliner yaklaşımla takip edilmelidirler. Hayatı tehdit edebilecek solunum ve beslenme problemleri açısından önlem alınmalı ve mevcut yöntemlerle destek olunmalıdır. Bunlara ek olarak günümüzde retinoid tedavisinden oldukça fayda görmektedirler.

    1. Bu bebeklerin yaşam süresi ve kalitesi hakkında ne söyleyebilirsiniz?

    Harlequin fetüs sendromlu bebeklerin yaşam kalitesi ve süresi aldıkları bakımla orantılıdır. Geçmişte birkaç hafta içinde enfeksiyon veya sıvı kaybından kaybedilen bu bebekler, mevcut tedavi ve bakım yöntemleri ile ergenlik ve 20’li yaşlara kadar uzanan yaşam beklentisine sahip olabilir.

    1. Ciltteki belirtileri kontrol altına almak için hangi tıbbi yöntemler kullanılır?

    Öncelikle cildin nemlendirilmesi ve vücut ısı dengesini sağlamak için sık beslenme yapılması gerekmektedir. Çatlayan ve yarıklar oluşan sert yapılı cildin soyularak, alttan gelen cildin enfeksiyondan korunması sağlanmalıdır. Antibiyotikli kremler ve yoğun nemlendiricilerden bu manada faydalanıyoruz. Retinoid tedavisi bazı vakalarda etkili sonuçlar sağlayarak faydalı olmuştur

    1. Sendromla doğan bebeklerin bakımında ailelere hangi önerilerde bulunuyorsunuz?

    Bu hastalığın kronik bir süreç olduğunu bilerek uzun vadeli bir takip ve tedavi süreci olduğunu kabul etmek gerekir. Ailelerin tedavi sürecinde multidisipliner yaklaşıma açık olmasını, özellikle yenidoğan döneminde kapsamlı bir merkezde takibini sağlamalarını öneririm. Daha önemlisi, aile öyküsü olan durumlarda önleyici olması açısından mutlaka genetik danışmanlık almalılar

    Acıbadem Kadıköy Hastanesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İrem Bulut

    ]]>
    https://www.bebek.com/harlequin-fetus-palyaco-bebek-sendromu-nedir/feed/ 0
    Bebeklerde Kulak Ağrısı https://www.bebek.com/bebeklerde-kulak-agrisi/ https://www.bebek.com/bebeklerde-kulak-agrisi/#respond Wed, 11 Dec 2024 11:00:32 +0000 https://www.bebek.com/?p=82032 Acıbadem Dr. Şinasi Can Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Ayça Özbal Koç, bebeklerde kulak ağrısı ve kulak enfeksiyonu hakkında merak edilenleri yanıtlıyor.

    Bebeklerde kulak ağrısının en yaygın belirtileri nedir?

    Bebeklerde kulak ağrısı genellikle ateş, ağlama, huzursuzluk, uykusuzluk, iştahsızlık gibi belirtiler olarak  ortaya çıkar

    Bebekler kulak ağrısını hangi davranışlarla belli eder?

    Bebekler yakınmalarını ve kaynağını ifade edemeyecekleri için ağrıyan kulağını çekiştirme, kaşımaya çalışma hareketler yapabilirler. Genellikle huzursuzlardır, uyumak, meme emmek ya da yemek yemek istemezler.  Sürekli ağlama ve sık sık uykudan uyanma görülebilir.

    Fiziksel belirtiler

    Kulak enfeksiyonlarında spesifik bir fiziksel belirti olmasa da  ateş, kulak etrafında şişlik yada kızarıklık görülebilir. Kulaktan iltihabi görünümde sıvı gelmesi ise önemli ve muayene edilmesi gereken bir durum olduğunu gösterebilir.

    Bebekler neden sık kulak enfeksiyonu geçirir?

    Bebeklerin östaki borusu anatomisi ve fonksiyonu erişkinlere göre farklıdır. Fonksiyonu tam gelişmemiş , daha kısa ve yatay durumdaki östaki fonksiyonu enfeksiyon gelişmesi açısından risk oluşturur.  Ayrıca bebeklerin immun sistemi yeni geliştiği için de kulak enfeksiyonlarına yatkınlık fazladır.

    Kulak ağrısı diş çıkarma ile karışabilir mi?

    Kulak enfeksiyonlarındaki yakınmalar,  diş çıkarma yakınmaları ile çok karışır. Bebek her ikisinde de  huzursuz olabilir ve bebek kulağını kaşıyıp,  çekiştirebilir. Kulak enfeksiyonuna bağlı ağrılarda daha şiddetlidir ve ek olarak ateş, kulaktan sıvı ve genel solunum yolu enfeksiyonu belirtileri de beraberinde vardır

    Evde uygulanabilecek ilk yardım yöntemleri

    Bebekler söz konusu olunca evde yapılabilecekler sınırlıdır, enfeksiyon şüphesi varsa mutlaka doktora başvurulmalıdır.

    Mutlaka doktora başvurulması gereken durumlar

    Ateşin giderek artması, bebeğin genel durumunun bozulması, kulak önünde veya arkasında şişlik olması, kulaktan iltihap gelmesi durumunda en erken dönemde doktora başvurulmalıdır. Tekrarlayan kulak enfeksiyonu durumunda da takip eden doktora başvurmak önemlidir

    Kulak enfeksiyonları önlenebilir mi?

    Öncelikle çevreyi enfeksiyonlara ve alerjiye  yatkınlığı azaltacak şekilde olabildiğinde  temiz, yalın, havadar, sigara dumanından uzak, nemi ve ısısı iyi ayarlanmış şekilde düzenlemek gerekmektedir. Bebek yatarken  emzirmenin veya biberonla beslemenin,  çok emzik kullanmanın  kulak enfeksiyonlarına yatkınlığı artırdığı unutulmamalıdır. Bebeğin aşılarının tam yapılması, çok kalabalık ortamlardan uzak tutulması önemlidir. Tuzlu karbınatlı hazır solüsyonlarla rutin burun temizliği yapmak da enfeksiyon sıklığını azaltır.

    Uçak yolculuğu veya basınç değişiklikleri kulak ağrısına neden olabilir mi?

    Uçak kabin basıncının değişmesiyle beraber gelişen durumlar bebeklerde ve çocuklarda basınç eşitleme iyi yapılamadığı için kulak ağrısına neden olabilir. Özellikle  uçak yükselirken ve alçalırken daha sık olan bu durumlarda bebeği emzirmek, biberonla beslemek, emzik kullanmak faydalıdır. Uçak yolculuğu sırasında bebeğin burnunun açık olması, bir solunum yolu enfeksiyonu geçirmiyor olması önemlidir.

    Tekrarlayan kulak ağrısında yapılması gereken tetkikler

    Mutlaka bir KBB hastalıkları doktoru tarafından takip edilmesi önemlidir,  ayrıntılı KBB muayenesi ve gerekli durumlar da odyolojik  testler  yapılmalıdır. KBB doktorunun medial ve cerrahi önerileri göz önünde bulundurulmalıdır.

    Acıbadem Dr. Şinasi Can Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı

    Doç. Dr. Ayça Özbal Koç

    Bu yazımıza da göz atmayı unutmayın!

    Bebeklerde Kulak Kokusu Neden Olur? – https://www.bebek.com/bebeklerde-kulak-kokusu-neden-olur/

    ]]>
    https://www.bebek.com/bebeklerde-kulak-agrisi/feed/ 0