Annelerin Emzirirken Süper Kahramana Dönüştüklerinin 7 Kanıtı!
Annelik serüveniniz, ilk adımı hamilelik dönemi ile başlayan ve çocuğunuz kaç yaşına gelirse gelsin devam eden, zorluklarla dolu ancak bir o kadar da dünyanın en güzel duygularını tatmanıza olanak tanıyan bir yoldan ibarettir.
Yavrunuzu doyururken, eğitirken, büyütürken, her türlü tehlikeden koruyup kollamaya çalışırken içinizdeki annelik içgüdüsü ile bazen kendinizin bile şaşıracağı performanslar sergilersiniz.
Doğumun gerçekleşmesi ile en zorlu kısmı atlattığınızı düşünürken aslında her şeyin yeni başladığını hatırlatmak isteriz; çünkü emzirme süreci de en az doğum kadar anneleri zorlayabilmektedir.
Ufak sıkıntılar tabii ki olacaktır; Bu da işin tuzu biberi.
“Alıştık, alışıyoruz… Tamam artık emzirirken sorun yok!” derken, annelerin emzirme zamanlarında birer kahramana dönüştükleri anlar ile karşınızdayız.
Özellikle ilk haftalarda siz ve bebeğiniz birbirinizi tanıyıp alışana kadar farklı emzirme pozisyonları arasında gelgitler yaşamanız çok normaldir.
Doğumdan hemen sonra, hemşireler ve emzirme danışmanları hastanede bebeğinizi nasıl emzireceğiniz konusunda size yardımcı olmaktadır. Ancak eve gelip de bir başınıza kaldığınızda, bebeğinizin en rahat hangi konumdayken emdiğini ve ikinizin de hangi pozisyonda rahat edebileceğini biraz da deneyerek öğreneceksiniz.
Yenidoğanların gün içerisinde sık sık emmeleri gerektiğini de düşünecek olursak, gündüzleri ayrı geceleri ayrı şekillere girmeniz oldukça yüksek ihtimâl görünüyor.
Sonuç olarak, ufaklık keyfine göre farklı açılarda emmeyi tercih edebilir. Anneliğin altın kuralı, “anneler her an her yerde her şekle girebilir.”
Annelerin en sinir olduğu sıkıntılardan biri olsa gerek. Tam uygun pozisyonu yakalayıp bebeğinizi emzirmeye başlamışken çalmaya başlayan telefonunuz iki adım uzağınızda veya televizyonun kumandasına ulaşmak istiyorsunuz.
O sehpada öylece duruyor ama elinizle yetişemiyorsunuz. Ayağınızla itmeye çalışmalar, kırlentin ucuyla kendine çekmeler ve aynı anda güzel güzel emen bebişiniz.
Beyniniz, sizi değişik teknikler kullanmaya teşvik ediyor olabilir. Minik yavrunuz rahatsız olmadan o eşyaya ulaşabilmek için denemeyeceğiniz yol yok.
Emzirme döneminde beslenme önerileri
https://www.bebek.com/emzirme-doneminde-beslenme-onerileri/
Her anne bebeğini mümkün olduğu kadar uzun bir süre emzirmeyi ister. Doğumun gerçekleşmesi ile vücudunuzda süt salınımı da başlar ve siz yavrunuzu emzirmeye devam ettikçe üretim de artar.
Doğanız gereği; bebeğinize temas ettiğinizde, onu emzirdiğinizde veya yavrunuz ağladığında hormonlarınız vücudunuzu daha fazla süt üretebilmesi için tetikler ve harekete geçirir.
Kısacası, bebeğinin sesini her duyduğunda süt üretmeye başlayan bir anneye dönüşebilirsiniz ve bu durum sadece siz emziren annelere özel bir yetenektir.
Emzirme dönemlerinin en büyük sorunlarından biri, göğüs uçlarında oluşan çatlaklar ve yaralar ile göğüslerde oluşan ağrıdır.
Taze anneleri en çok bu konu zorlamaktadır. Bebeğiniz emerken göğüs uçlarınızdaki hassasiyetin artması ile çatlaklar oluşabilmektedir. Göğüsleriniz sütle aşırı dolduğunda oluşan ağrılar, kimi zaman sizi zorlayabilir.
Mastit gibi süt kanallarında oluşan iltihaplanmalar ve enfeksiyonlar söz konusu olabilir. Ancak bebeğinizi sütünüzden mahrum etmemek adına her şeyi göze alır ve canınız acısa da emzirmeye devam edersiniz.
Çünkü, yavrunuzun karnının doyduğunu görmek, size tüm acılarınızı unutturur. Ayrıca şunu da atlamayalım, çatlakları da mastiti de önlemenin yolları mevcut.
Emzirme, her bebek için farklı olmakla birlikte bebeğiniz 2 yaşına gelene kadar devam edebilen bir süreç. Bu dönem bu kadar uzadığında, annelerin emzirme eylemini hayatlarının bir parçası haline dönüştürmesi de kaçınılmaz oluyor.
Bebeğinizin karnının ne zaman acıkacağını belirleme ihtimaliniz olmayacağı için; siz yemek yaparken, bilgisayarda çalışırken veya tam kendinize biraz zaman ayırmışken; örneğin kitap okurken, hatta makyaj yaparken dahi acıkabilmesi mümkün.
Bu gibi anlarda aynı anda birkaç işi yapabilmeniz gerekebilir. Zaman geçtikçe bu işte daha da ustalaştığınızı fark edeceksiniz.
Annelik zor zanaat, üstelik bir de çalışan bir anne iseniz yetişmeniz gereken birçok şey olacaktır. İş hayatı, ev işleri, bebek bakımı derken kendinizi her yere koşturan süper bir güç olarak bulabilirsiniz.
Bebekleriniz emmeye devam ederken çalışma hayatına geri dönmek durumunda olan anneler olarak en çok ihtiyaç duyduğunuz araç olan süt sağma pompaları; otururken, dinlenirken hatta çalışırken dahi bebeğiniz için süt sağmanıza yardımcı olurlar.
Böylece sütünüz uzun süre göğüslerinizde kalıp ağrıya yol açmayacak ve süt salınımı da devam edecektir. Bunun dışında gün içerisinde emzirme izninizin de olduğunu unutmamak gerekir.
Kısacası, ‘çocuk da yaparım kariyer de; hem çalışır hem emziririm’ diyebilirsiniz.
Öyle zamanlar olur ki; minik yavrunuzun beslenme saati gelir, ancak etrafta onu emzirebileceğiniz uygun hiçbir alan yoktur. Çocukların yetişkinler gibi açlığa karşı dayanıklı olmasını beklemek yersiz bir bekleyiş olacaktır. Keza gelişimleri için zamanında ve yeterli beslenmeleri de çok önemlidir.
Bu nedenle, dışarıda olduğunuz anlarda eğer bir alışveriş merkezinde iseniz şanslı sayılırsınız. Çünkü bu yerlerde bebeğinizin bakımını yapıp karnını doyurabileceğiniz ayrı bebek odaları vardır. Ancak işler her zaman bu kadar yolunda gitmeyebilir.
Bir kafede, parkta veya toplu taşıma aracındayken de meleğinizi emzirmeniz gerekebilir.
Dışarıda olduğunuzda bebeğinizi rahat rahat emzirebilmenize olanak sağlayan özel üretim emzirme önlükleri kullanmayı tercih ederek kendinize özel bir mahremiyet bölgesi oluşturabilirsiniz.
Böyle bir önlüğünüz yoksa, yeteneklerinizi konuşturmanın vakti gelmiş olabilir. Süper kahraman bir anne, her yerde her koşulda bir tanecik yavrusunu beslemenin yolunu bulacaktır.