Ev kazaları ya da görünmez kaza dediğimiz olay hepimizin başına en az bir defa gelmiştir. Yaşadığımız kazalara baktığımızda ise aslında bunların beklenmedik bir durumdan değil çoğunlukla tedbirsizlikten meydana geldiğini görürüz. Bu sebeple kaza oluşumuna zemin hazırlayan faktörleri güvenliği sağlanmamış ortamlar ve güvenli olmayan insan davranışları olarak özetlemek doğru olacaktır. Hal böyle olunca bebeklerin özellikle 0-6 yaş döneminde her şeyi keşfetme istekleri, öğrenme merakları ve tahmin edilemeyen cesaretli davranışları sebebiyle birçok kazaya maruz kalmalarına sebep olmaktadır.
Yanık vakaları da bu kazaların başında gelmektedir. Böyle bir durumla karşı karşıya kalan anne ve babaların endişeyle paniğe kapılmaları da oldukça doğal bir davranıştır. Ancak önemli olan kazalara sebebiyet verebilecek önlemleri almak ve yine de böyle bir durum yaşanırsa sakin kalıp doğru müdahaleyi yapabilmektir. Bu sebeple bizlerde konuyu inceleyip bebeklerde yanık vakaları hakkında bilinmesi gerekenleri ve neler yapılabileceğini sizler için araştırdık.
Yanık Nedir? Dereceleri Nasıl Sınıflandırılır?
Öncelikle böyle bir durumun yaşanmaması temennisiyle yazımıza başlamak istiyoruz. Yanık vakaları, çocukların en çok maruz kaldığı ev kazaları sıralamasında ilk sıralarda yer alır. Çok sık karşımıza çıkan bu durumu anlatmak gerekirse, herhangi bir ısıya maruz kalınması sonucu dokularda meydana gelen bozulmalara yanık denir. Genellikle sıcak su veya buhar teması sonucu meydana gelen yanıklar, güneş etkisi, sıcak katı maddelerle veya asit/alkali gibi kimyasal maddelerle temas, elektrik akımı etkisi, radyasyon, sürtünme ya da donma sonucunda da oluşabilir.
Yanığın oluştuğu bölge, derinliği, genişliği, enfeksiyon riski olup olmadığı gibi durumlarla beraber çocuğun yaşı da durumun ciddiyetini belirleyen faktörlerin başında gelir.
Yanıklarda derecelendirme ise şu şekildedir:
1.Derece Yanıklar:
Bu yanık çeşidinde derinin en dış tabakası olan epidermis diğer bir deyişle cildin en üst katmanı etkilenir. Yanan bölge kırmızı, kuru ve kabarcıksız bir fiziksel görüntüye sahiptir. Bu tarz yanıklara güneş yanıkları örnek gösterilebilir. 1. derece yanıklarda uzun süreli doku hasarı çok nadir görülürken genellikle cilt renginde hafif bir değişimden söz edilebilir. Bu şekilde yanmış olan deri tabakası 1-2 hafta içinde yüzeysel olarak dökülüp kısa bir süre sonra iz kalmadan iyileşir.
2.Derece Yanıklar:
Bu tarz yanıklarda derinin üst tabakasının yanı sıra dermis adı verilen derin tabaka da etkilenir. Fiziksel olarak bakıldığında kırmızı, beyaz, içi su dolu kabarcıkların olduğu, benekli ve şiş görünen bir görüntüye sahiptir. Doku hasarı 1. derece yanıklara göre daha fazla olduğu için daha ağrılı ve iltihaplanmaya açık yanıklar bu sınıfa girer. Pansumanlar sayesinde 2-3 haftada iyileşir ancak iz kalma durumuyla beraber cerrahi tedavi yöntemlerine gerek olabilir.
3.Derece Yanıklar:
Yanık vakaları içinde en ciddi olan 3. derece yanık vakalarıdır. Bu derecedeki yanık durumlarında derinin üst katmanı ve derin tabaka olan dermis yok olmuş ve etkisi cildin yağ tabakasına kadar ulaşmıştır. Yanığın olduğu bölgeye göre kemik, kas ve tendonlarda kalıcı hasara yol açabilecek olan bu yanık çeşidinde yanan bölge kahverengi, siyah veya beyazımsı-sarı renkte bir görünüme sahiptir. Sinir uçlarındaki tahribat sebebiyle ağrı hissi yoktur ancak enfeksiyon ve ödem ihtimali çok yüksektir. Bu derecedeki yanıklar cerrahi müdahale, rehabilitasyon gibi uzun ve ciddi bir tedavi süreci gerektirir. İz kalma ihtimali diğer yanıklara göre oldukça fazladır.
Bebeklerde Yanık Vakaları
Bebeklerin cildi yetişkinlere göre oldukça hassas, narin ve korunmasız bir yapıya sahip oldukları için yanık durumlarında iyileşmeleri da daha uzun bir zamana ihtiyaç duymaktadır. Bebeklerdeki yanıklar ihmal edildiği zaman iyileşmenin uzun sürmesinin yanı sıra hayat boyu izini taşıyacağı ya da fonksiyon kaybı gibi ciddi sorunlara dönmektedir. Bebeklerin vücutları küçük olmasının yanı sıra orantıları da yetişkinlere göre farklıdır. O gün size yanığın olduğu bölge küçük gelirken birkaç yıl sonra göze batar bir hale dönebilir. Bu nedenle özellikle el, yüz, ayak ve genital bölgede meydana gelen yanıklara acil müdahale edilmesi gerekmektedir.
Çocuklarda görülen yanık vakalarının %70’i 5 yaş altındaki yaş grubunda görülmektedir. Bu sebeple özellikle yeni yürümeye başlayan bir bebeğiniz varsa onun hızına yetişebilmek için sürekli tetikte bekliyor olmanız gerekebilir. Çünkü onlar dünyayı yeni tanımaya başladıkları için her türlü nesne veya objenin ne işe yaradığını merak eder ve keşfetmek için korkusuzca hareket edebilir. Bu da yanık vakalarına zemin hazırlamaktadır.
Bebekleri Yanık Tehlikesinden Korumak İçin Neler Yapılabilir?
Bebeğinizin başına bir şey gelmemesi için sürekli diken üstünde evin içinde dolaşmak tabi ki zor ve yorucu bir durumdur. Bu nedenle evinizde alacağınız küçük tedbirler sayesinde hayatınızı kolaylaştırabilirsiniz. Bu önlemleri şu şekilde özetleyebiliriz:
- Evinizde ısıtıcı varsa mutlaka bunların etrafına bebeğinizin ulaşamayacağı büyüklükte bariyerler koymalısınız.
- Bebeğinizi olabildiğince mutfaktan uzak tutmalısınız. Eğer su ısıtıcısı bebeğinizin ulaşabileceği bir yükseklikte duruyorsa bunu hemen daha yüksek bir yere kaldırmalısınız.
- Abajur ve lambader gibi aydınlatma ekipmanlarını yere sağlam bir şekilde sabitlemelisiniz.
- Evin farklı köşelerinden farklı elektrik kabloları geçiyorsa bunlar bebekler için oldukça riskli durumlardır. Bu sebeple bu kabloları görünmeyecek şekilde gerekirse kablo saklayıcılarla gizlemelisiniz.
- Bebeğinizi banyo yaptırırken önce soğuk sonra sıcak suyu açmalısınız. Bu önemsiz gözükebilir ama bazen dalgınlığınıza gelip sıcak suyla işe başlarsanız bebeğinizi yakabileceğinizi unutmamalısınız.
- Mutfak yanık konusunda en tehlikeli yerlerden biri olabilir. Bu sebeple yemek yaptığınız tencere ve tavanın sapını, bebeğinizin durduğu ya da gelebileceği yerin tersi yönüne çevirmeli mümkünse bebeğinizi mutfaktan uzak tutmalısınız.
- Aynı şekilde elinizde sıcak bir şey varken de bebeğinizden uzak durmaya dikkat etmelisiniz. Ani refleksleri sonucu kaza riskini en aza indirmiş olursunuz.
- Saç kurutucu ve şekillendiricileri de bu konuda risk taşıyan ev aletleri arasında sayılabilir. Bu sebeple açık unutmamaya dikkat etmeli ve kullanırken bebeğinizin etrafınızda olmadığına emin olmalısınız.
- Ütü, yanıklara en çok sebep olan ev aletlerinden bir diğeridir. Eğer ütü yapıyorsanız çocuğunuzun yanınıza gelme riskine karşı dikkatli olmalı ve ütüyü işiniz bittikten sonra mutlaka bebeğinizin ulaşamayacağı bir yere kaldırmalısınız.
Yanık Durumunda Ne Yapılmalıdır?
Yanık vakalarında ne yapılması, nasıl müdahale edilmesi gerektiği hep bir merak konusudur. Yapılan müdahale sonrası yaranın derinleşip iz kalma ihtimali bu merak ve korkunun temel sebeplerini oluşturmaktadır. Bu sebeple yanıklara nasıl müdahale edilmeli, hangi yanık derecesine ne yapılmalı kısaca anlatalım istedik.
- Öncelikle yaz aylarının korkulu rüyası güneş yanıklarından bahsedelim. Eğer güneşe çıkıyorsanız bebeğinize mutlaka krem sürmeli ya da koruyucu kıyafet giydirmelisiniz. Tüm bunlara rağmen yanık oluştuysa siz ne yaparsanız yapın yanan bölge kendi kendine iyileşecektir. Bu süreci hızlandırma ve gerilmesini önlemek için krem ya da bitkisel yağları doktorunuza danışarak kullanabilirsiniz.
- Birinci derece yanıklarda ya da küçük yanıklarda eğer bebeğin ya da çocuğun üzerinde yanan bölgeye temas eden bir kıyafet varsa bu dikkatli bir şekilde çıkarılmalıdır. Yanan bölge serin suyla serinletilmelidir. Yanık üzerine buz konulmamalıdır. Aksi takdirde yanan bölgenin altındaki deri tabakasına zarar verebilirsiniz.
- Yine birinci derece yanık vakalarında bölge steril bir bezle temizlendikten sonra yanık kremiyle pansuman yapılabilir. Eğer inflamasyon ya da ağrı varsa doktorunuza danışarak ağrı kesici ilaç kullanabilirsiniz.
- Eğer çocuğunuzda ikinci derece bir yanık meydana geldiyse deride içi su dolu kabarcıklar oluşur. Bu kabarcıklar ağrıya sebep olabilir. Yanık tedavisi doktora başvurulmalı ve onun verdiği ilaç ve pomadlar kullanılmalıdır.
- İkinci derece yanıklarda oluşan kabarcıkların patlatılması enfeksiyon riskine zemin hazırladığı gibi iz kalmasına da neden olabilir. Bu sebeple mutlak suretle patlatılmamalıdır. Aksi takdirde tedavi süreci de uzayabilir. Böyle bir durumda doktorun tavsiyelerine uyulmalıdır.
- Üçüncü derece yanıklarda ise mutlaka acile başvurulmalıdır. Oldukça ciddi olan bu derecedeki yanıklarda daha büyük problemlere yol açmamak için mümkün olduğunca az müdahale edilmelidir.
Yanık vakalarında acil müdahale olmaması veya yanlış bir uygulama yapılması ciddi sonuçlara neden olabilir. Örneğin yanan bölgeye yoğurt veya diş macunu sürülmesi halk arasında oldukça yaygındır. Ancak uzmanlar iyi gidebilecek bir tedavi sürecini bunu yaparak kötüye çevirebileceğiniz konusunda uyarılarda bulunuyorlar. Bu sebeple bilinmeyen bitkisel ürünlerin ve başka materyallerin uygulandığı cilt yüzeyinde enfeksiyona sebep olabileceğini düşünerek hareket etmeliyiz.
Yarayı daha da derinleştirmemek ve tedavi sürecini zorlaştırmamak için yanık vakaları olduğunda zaman kaybetmeden hastaneye başvurmak en doğrusu olacaktır.
Aklınıza takılanları yorum olarak iletebilirsiniz.
Sevgiler.