Bebeklerin çıkardığı sesler ne anlama geliyor? Eminim bunu merak eden birçok kişi var. İlk olarak şunu bilmek gerekir ki dil ve konuşma, bir anda gelişmez. İnsanlar, kendilerini ifade etmek için farklı diller kullansa da dil kazanımı süreç içerisinde gelişen bir beceridir. Fakat iletişim kurmak için sadece kelimeler, cümleler gerekmez. İletişim sözlü yöntemlerle sürdürülebileceği gibi sözsüz iletişim de zaman zaman tercih edilen yöntemlerdendir. Konu bebekler olunca ise sözsüz iletişim tek iletişim yöntemi olmaktadır. Bebekler erken dönemde sadece sesler çıkararak ya da beden ve yüz hareketleriyle kendilerini çevrelerine ifade ederler. Hal böyle olunca da anne-babalar “Bebeklerin çıkardığı sesler ve anlamları ne acaba?” diye düşünmeden edemiyor.
Bu yazımızda erken dönemde bebeklerin çıkardığı sesler ve anlamları ile ilgili çıkarımlarda bulunacağız. Gelin bebekler bize neler söylüyorlarmış birlikte inceleyelim.
Ağlama
Ağlamak, bebeklerin ilk geliştirdiği refleks ve aslında en temel yaşam belirtisidir. Öyle ki, bebek doğunca ağlaması odadaki herkesi rahatlatır. Ağlamak, yaşamın başladığını ifade eder. Ancak ağlamak, zamanla bir yaşam belirtisi olmaktan öte bebekler için bir iletişim yöntemine dönüşür. Yenidoğan bebekler genelde açlık, rahatsızlık, altının kirli olması ve gaz sancısı nedenleriyle ağlar ve çevresini uyarır. Özellikle ilk aylarda anne ve babalar için bebeklerin ağlaması tam olarak anlaşılmayabilir. Zamanla anne ve babalar da bu ağlamaları daha iyi keşfeder ve bebeğin kendilerine vermeye çalıştığı mesajı daha kısa sürede anlamaya başlar. Farklı ağlama şekilleri ve ritmi bebeklerin hangi ihtiyacı olduğunu anlatabilir.
- Açlık Ağlaması: Ritmik, kısa aralıklarla tekrar eden, rutin bir ağlama türüdür. Bebeğin ağzını arama refleksi göstermesi veya emme hareketleri yapması da aç olduğuna işaret edebilir. Burada çıkan ağlama sesi “Nehh” gibi duyulabilir. Bebeğin çıkardığı bu sesi duyan ebeveynlerin kısa sürede bebeği beslemesi gerekir.
- Rahatsızlık Ağlaması: Bebekler için konfor çok önemlidir. Altları ıslandığında, çok sıcak ya da soğuk hissettiklerinde ve genel olarak rahatsız olduğu durumlarda tepki verirler. Rahatsız hisseden bebeklerin “Heh-eh” sesi çıkarır ve orta tonda kesik kesik ağlamaları duyulur.
- Gaz Sancısı Ağlaması: Bebeğin yoğun ve yüksek sesle, genellikle bedenini sıkarak ve tiz bir sesle ağladığı durumdur. Bebeğiniz bacaklarını karnına çekerek ve yüzünü buruşturarak “Eairh” şeklinde ağlıyorsa gazını çıkarmasına mutlaka destek olmanız ve nazikçe masaj yaparak rahatlatmanız çok önemlidir.
- Uyku Ağlaması: Bebekler aşırı yorulduklarında ve uykuları geldiğinde huysuzlaşarak ağlamaya başlar. “Auh” sesi duyulan uyku ağlamasında bebeğin mızmızlandığı, ağzını yuvarlak şekilde açarak esner gibi ağladığı görülür. Bu ağlama uzun sürerse bebeğin uykuya geçmesi zorlaşacağından ebeveynlerin kısa sürede bebeği rahatlatarak uykuya geçişini desteklemesi gerekir.
Gıgıldama
1-3 aylık bebeğin ağlama dışında çıkardığı seslerdir. İlk ses üretimi sürecini bu dönemde deneyimleyen bebek “a, u, o” gibi sesli harfleri uzatarak söyler ve k, g gibi damak seslerini çıkarmaya başlar. Bu sesler bebeğin bulunduğu durumdan hoşnut olduğu ve dil gelişiminin başladığı anlamına gelir.
Mırıldama
Bu dönem, bebeklerin dil gelişiminde önemli bir aşamadır. 3-9 ay arasında bebekler bu dönemde ses kontrolünü deneyimleyerek kendi çıkardıkları sesleri taklit etmeye çalışırlar. 3-6 aylık bebeğin “b, p, m” gibi dudak seslerini çıkarmaya başlarlar. Dudaklarını birleştirip açarak “ba, pa, ma” gibi hecelerin ilk seslerini çıkarabilirler. 6-9 aylık bebekler, çıkardıkları sesleri birleştirerek daha karmaşık sesler üretmeye başlarlar. “ba-ba-ba”, “ma-ma-ma”, “da-da-da” gibi tekrarlı heceler, bu dönemin tipik özelliklerindendir. Bu sesler ile bebek dikkat çekme, sosyalleşme ve hoşnutluk ifade eder.
Hareketler ve Vurgu
Bebeklerin çıkardıkları seslere ek olarak, bebeğin ses çıkardığı esnada jest ve mimikleri, sesin vurgu ve tonlaması da ebeveynler için bir mesaj taşıyabilir. Örneğin, bebeğinizin size gülümsemesi, sizinle iletişim kurmaktan mutlu olduğunu gösterirken, kaşlarını çatması veya gözlerini kaçırması, bir şeyden rahatsız olduğunu veya korktuğunu gösterebilir. Bu yüzden, anne ve babaların yalnızca bebeğin çıkardığı sese değil de beden diline, yüz ifadelerine ve bebekle göz temasına dikkat etmesi önemlidir. Bu sayede ebeveynler bebeklerini daha iyi anlayabilir ve ihtiyaçlarını giderebilir.
Sonuç olarak, bebekler çıkardığı sesler ile çevreleriyle iletişim kurar ve kendilerini ifade ederler. Bebeklerin çıkardığı sesler ve bu seslerin ne anlama geldiklerini bilmek özellikle taze anne ve babalar için oldukça rahatlatıcı olacaktır.
“Bebeklerde Dil Gelişimi” adlı makalemizi okumak ve dil gelişimi hakkında daha detaylı bilgi almak için tıklayın: https://www.bebek.com/bebeklerde-dil-gelisimi/
Diliyorum, bebeğinizle kurduğunuz bağ ve iletişim ömür boyu güzelliklerle devam eder.
Sevgilerimle,
Erken Çocukluk Eğitimi Uzmanı Gülen Şahin Öztürk