Hamilelik, bebeğin anne karnında gün be gün geliştiği mucizevi bir dönemdir. Son adet döneminizin ilk gününden başlayarak ortalama 40 hafta sürecek olan bu süreçte, bebeğin gelişimi ve anne adayının sağlık durumu yakından takip edilmesi gereken önemli konulardır.
Sağlıklı bir bebek dünyaya getirebilmek için her anne adayının belli aralıklarla doktor kontrolünden ve bazı tetkiklerden geçmesi gerekir. Bu tetkiklerin bazıları hamilelik dönemi içerisinde yapılırken, bazılarının ise sağlıklı bir gebelik süreci geçirebilmek ve tehlike içeren durumların oluşma ihtimalini azaltabilmek adına gebe kalınmadan önce yapılması gerekir.
Bu nedenle, özellikle bebek isteyen kişilerin hamile kalmadan yaklaşık 3 ay öncesinde kontrol amaçlı birtakım taramalar yaptırması uygun olacaktır.
Bu süreç içerisine girmeyi planlayan anne adayları gebelikte yapılan testler hakkında bilgi sahibi olmalı ve bu testlerin uygulama zamanlarını doktorları ile birlikte takip etmelidir.
Peki bu testler nelerdir? Hangisi ne amaçla ve ne zaman yapılır?
Doğum Öncesi Testleri Nelerdir?
Doğum öncesi testleri iki aşamada ele alınmaktadır;
Gebelik Öncesi Yapılması Gereken Testler
Bu nedenle, çocuk sahibi olmayı planlayan kişilerin öncelikle doktor muayenesinden geçerek doktor tarafından uygun görülen testleri yaptırması ve buna bağlı olarak gerek duyulan tedavileri hamilelik öncesinde tamamlaması gerekir.
Gebelik Sürecinde Yapılması Gereken Testler
Bu testlerden elde edilecek sonuçlar, olası riskli bir durumun önceden teşhis edilebilmesine ve erken tanı yardımıyla önlem alınabilmesine olanak tanır.
Bu sonuçlar doğrultusunda, doğum zamanı daha rahat belirlenebilir veya anne ve bebeğin hayatı riske atılmadan gebelik sonlandırılabilir.
Doğum Öncesi Testleri Ne Amaçla Yapılır?
Bebeğinizin doğumu öncesinde uzman doktorunuz tarafından birtakım tahliller yaptırmanız istenir. Doktorunuzun talebi doğrultusunda istenen bu testleri, çoğu zaman sadece rutin uygulamalar olarak görürsünüz.
Peki aslında gebelikte testler ne amaçla yapılıyor?
Hamilelikte ve öncesinde yapılan tahliller pek çok yarar sağlamaktadır;
- Kan grubunuzun önceden belirlenmesi
- Bazı hastalıklara karşı bağışıklığınızın olup olmadığının tespiti
- Kansızlık (anemi) sorununun tespiti, anemi varsa gebelik öncesi tedavi edilmesi
- Aileden gelen genetik bir rahatsızlığınızın bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve önlem alınması
- Hamilelikte tedavi edilme imkânı olmayan rahatsızlıkların varlığının tespiti, varsa tedavi edilmesi
Doğumda risk oluşturabilecek faktörlerin ortadan kaldırılabilmesi
- Bebeğin anne karnındaki gelişiminin takibi
- Bebekte ortaya çıkabilecek anomalilerin önceden tespit edilmesi ve önlem alınması
- Doğumun gerçekleşeceği tarihin belirlenmesi
- Doğum şeklinin sezaryen mi yoksa normal mi olacağının belirlenmesi açısından yol göstericidir.
Gebelik Öncesi Hangi Testler Yapılmalıdır?
Hamilelikte yapılan ilk tahlillerin bazıları, aslında gebelik öncesinde tamamlanması gereken taramalardan oluşmaktadır. Ancak çiftler, çoğunlukla gebelik şüphesi oluştuğunda, yani adet gecikmesi yaşandığında ve gebelik testi pozitif çıktığında doktora başvurmaktadır.
Bu nedenle, bu uygulamalar hamileyken yapılmak durumunda kalınır. Doğum öncesi testlerden olan gebelikten önce yapılacak tahliller, kişiler bebek sahibi olmaya karar verdiklerinde, yani gebe kalınmadan önce yapılmalıdır.
Gebelik öncesi testler;
-
Tam Kan Sayımı
Hemogram olarak da bilinen kan tahlillerinin yapılmasındaki ana amaç, hamilelikte büyük bir rol oynayan ve önemli bir mineral olan demirin vücudunuzda depolanmasının kontrolünü sağlamaktır.
Anemi (demir eksikliği, kansızlık) varlığı aranır.
-
Tam İdrar Tetkiki
İdrar yolu enfeksiyonu gibi sorunların tespiti için gereklidir.
-
Kan Gruplarının Belirlenmesi
Anne ve babada kan uyuşmazlığı kontrolü yapılır.
-
Annenin Kanama Profili
Doğumda yaşanabilecek komplikasyonlara karşı anne adayının kanama ve pıhtılaşma zamanı kontrol edilir.
-
Rutin Biyokimya Tahlilleri
Böbrek, karaciğer gibi iç organ sağlığı kontrolü yapılır. Açlık kan şekeri, kolesterol ve üreye bakılır. Özellikle diyabet riski taşıyanlar için gereklidir.
-
Pelvik Ultrasonografi
Anne adayının üreme organlarının durumu kontrol edilir. Çatı muayenesi yapılır, yumurtalıklarda ve rahimde bir rahatsızlık olup olmadığı kontrol edilir.
-
Smear Testi
Kadın sağlığının öncelikli testlerinden olan Smear testi ile rahim ağzı kanseri tespiti yapılır.
-
TORCH Testi
Toksoplazma, Rubella (kızamıkçık testi), Sitomegalovirus, Sifiliz, suçiçeği, Herpes Simplex gibi mikrop ve virüslerin tespiti için uygulanır.
-
TSH Testi
Anne adayının tiroit hormonlarının çalışma durumu kontrol edilir ve guatr veya tiroit hastalığı varsa tedaviye başlanır.
-
Kromozom İncelemeleri
Akraba evliliği söz konusuysa veya eşlerin aileden gelen bir kalıtımsal hastalığı bulunuyorsa bunların tespitinin yapılarak önlem alınabilmesi için gereklidir. Sakat doğumları önlemede büyük önem taşır.
Gebelik öncesi testlerinin belli bir tarihi yoktur. Bebek sahibi olmaya karar verildikten hemen sonra bir kadın doğum uzmanına başvurarak gereken muayene ve tahliller uygulanır.
Sonuçlar neticesinde vücudunuzun hamile kalmanız için hazır olduğu belli olduktan sonra da gebelik planlanır. Ancak vücudunuzda sizin bilmediğiniz birtakım rahatsızlıkların tespit edilme ihtimâli göz önüne alınarak, tedavi uygulanabilmesi için belli bir zaman aralığı bulunması gerekir.
Gebelikte Yapılması Gereken Testler Nelerdir?
Planlanmayan bir hamilelik oluşmuşsa, kısacası gebelik öncesi testlerinin yapılması mümkün olmamışsa, hamileliğin kesinleşmesinin ardından uygulanacak ilk tahliller gebelik öncesi tahlilleridir.
Bu nedenle, bu testler için hamilelikte yapılacak testler demek de yanlış olmayacaktır. Bu testler, ilk muayene sonrasında yapılacak tetkiklerdir.
Gebelik öncesi testlerine ek olarak aşağıda bulunan tetkikler, hamileyken yapılması gereken testler arasındadır;
-
Hepatit B Testi
Anneden bebeğe bulaşma riski bulunan Hepatit B virüsünün tespitinde uygulanan tahlillerdir. Pozitif çıkması durumunda doğum sonrası bebeğe antikor aşısı yapılması gerekir.
-
HIV (AIDS) Testi
Vücutta uzun yıllar bir belirti vermeden taşınan HIV virüsü, hamilelikte veya emzirme yoluyla bebeğe geçebilmektedir.
-
Koriyonik Villus (CVS) Testi
Bebekte ortaya çıkabilecek kan hastalıklarının belirlenmesinde uygulanan bir testtir. Plasenta dokusundan örnek alınarak yapılır. %1-2 oranında düşük tehlikesi bulunmaktadır.
-
Ense Kalınlığı (NT) Testi
Down Sendromu teşhisinde önemli olan NT (ense kalınlığı) testi, bebeğin ensesinde biriken sıvının normalin üzerinde çıkması, Down Sendromu olasılığını arttırmaktadır.
-
Alfa Fetoprotein (AFP) Kan Testi
Bebeğin sinir ve sindirim sistemi hastalıklarından birini taşıma ihtimâlinin değerlendirildiği önemli bir testtir.
-
İkili Tarama Testi
Spina Bifida, Down Sendromu ve diğer kromozomal hastalıkların taramasında uygulanan kan testidir. Ense kalınlığı testi ile birlikte değerlendirilmesi, daha kesin sonuçlar verir.
-
Üçlü Tarama Testi
İkili testten farklı olarak Edward Sendromu, Nöral tüp defekti gibi rahatsızlıkların olasılığını da inceleyen bir tahlildir. İkili test gibi kan tahlili ile uygulanır ve AFP testi ile birlikte değerlendirilir.
-
Amniyosentez
İkili ve üçlü testlerin anormal çıkması durumunda bebeğin amniyon sıvısından alınan örneklerin incelenmesi ile yapılan bir uygulamadır. Uygulama, 200-300 gebelikte 1 oranda düşük riski taşır.
-
Detaylı Ultrason Taraması
Hamileliğin 18-20. haftaları arasında yapılan detaylı ultrason taraması, bebeğin organ ve uzuvlarının incelendiği ve gelişiminin kontrol edildiği bir taramadır.
-
Kordosentez
Çok yaygın uygulanmayan, bebekteki kromozom bozukluklarını belirleyen bir tahlildir. Anne karnındaki bebekten kan örneği alınması ile gerçekleştirilir.
-
Glukoz Tarama Testi
Gebelik diyabetinin araştırıldığı, 50 gr ve 100 gr şeker yüklemesi yapılarak (anneye şekerli sıvı içirilerek) uygulanan tarama testleridir.
-
Indirekt Coomps (IDC) Testi
Hamileliğin 28. haftasında yapılan IDC testi, anne ve bebek arasındaki kan uyuşmazlığını ölçmek amacıyla uygulanır.
Gebelikte yapılan testler, her zaman kesin sonuç vermeyebilir. Anne adayı, kromozom bozuklukları için yapılan uygulamalardan çıkan sonuçlarla gereksiz kaygılara kapılmamalıdır.
Bu testlerin yalnızca olasılıkları belirlediği muhakkak göz önüne alınmalıdır.