Eğitim her çağda önemli olmuştur. Her ne kadar uzun yıllar boyunca öğrenciler eğitim süreçlerinde pasif rol almış olsalar da son zamanlarda öğrencinin merkezde, öğretmenin ise süreçte rehber olduğu eğitim anlayışları popülerlik kazanmıştır.
Yaklaşık 100 yıl önce Avrupa’da geliştirilen ve bugün dünyanın birçok ülkesinde eğitimde temel oluşturan Waldorf yaklaşımı da öğrenci merkezli eğitim anlayışlarından biridir. Esas amaç, eğitimi sanata dönüştürmektir ve bu amaca ulaşmak için sanatın okul öncesinden 12. sınıfa kadar tüm eğitim kademelerine entegre edilmesini koşul görür.
1900’lü yılların başında Avusturya asıllı dünyaca ünlü filozof, sanatçı ve aynı zamanda bilim adamı olan Rudolf Steiner tarafından Waldorf yaklaşımının temelleri atılmıştır. Peki temellerinin atılması ile birlikte eş zamanlı olarak eğitimde de kullanılan Waldorf yaklaşımı nedir?
Bu felsefeye göre;
Her öğrencinin öğrenmeye karşı içsel bir motivasyonu vardır. Önemli olan öğretmenin çocuğun ilgi ve yeteneklerini görmesi ve çocuğu yetenekleri doğrultusunda motive etmek için; ödüllü, rekabetçi, akademik başarısı düzeyine göre belli kademelere yerleştirilme kaygısı olmayan bir eğitim ortamı sunmasıdır. Çünkü hedef çocuğun keyifle ve yaşayarak öğrenmesini sağlamaktır.”
Bilmeniz Gereken Waldorf Yaklaşımı Temel İlkeleri
Eğitimin, öğrencinin pasif olduğu bir ortamda, katı bir müfredat çerçevesinde, bilgi aktarmaya dayalı bir süreçten daha fazlası olduğunu kabul eden waldorf felsefesi, okulların hayata hazırlık değil, hayatın kendisi olması gerektiği anlayışını temel alır.
Gerçekleri sadece bilgi düzeyinde almayı yani ezberlemeyi değil; esnek, yaratıcı, hedefe ulaşmak için riskler almayı bilen, tutkulu liderler yaratmayı temel alır. Bütün bunları yaparken de çocuğun bedensel, psikolojik, sosyal ve akademik gelişimini sanatla zenginleştirir. Bu felsefeyi alan Waldorf okulları aşağıdaki temel prensiplerden asla ödün vermez.
-
Çocuk merkezli eğitim anlayışı
Kalıp bir müfredatı bütün çocuklara aynen uygulamak yerine çocuğun ilgi alanları ve yeteneklerini dikkate alarak çocuğa özel bir program uygular. Esas olan öğrencidir. İçsel motivasyon kaynaklı program oluşturulur, çocuk öğrenmek zorunda olduğu için değil, o bilgiye ihtiyaç duyduğu ve öğrenmek istediği için öğrenir, yani motivasyon içinden gelir.
-
Bireyi çok yönlü olarak ele alır
Çocukların duygusal, sosyal, bilişsel, bedensel ve diğer tüm yönleri ile gelişmesi hedeflenmiştir. Duyular yardımı ile elde ettiği bilgileri zihinsel ve bedensel becerilerini kullanarak işler, geliştirir ve içselleştirir.
Her çocuk özeldir ve çocukların bunun farkındalığı ile özgüveni yüksek bireyler olması beklenir.
-
Öğretmen otorite değil, yol gösterici
Geleneksel eğitim anlayışında alışık olduğumuz öğretmen merkezli bir öğrenme ortamından, Waldorf eğitimi anlayışında bahsetmek mümkün değildir. Öğretmen vardır, ancak asla merkezde değildir. Öğrenciye bilgiye ulaşması için uygun ortam koşullarını hazırlar ve sürece rehberlik eder. Kısacası bilgiyi aktaran değil bilgiye ulaşması için öğrencilere yol gösteren kişidir.
-
İnsan kapasitesini geliştirerek sosyal yenilenmeyi amaçlar
Rudolf Steiner’ın temellerini attığı Waldorf felsefesi 1. Dünya Savaşı sonrasında toplumu temelden, yani çocuklardan başlayarak geliştirmek ve insanlığın böylesi acı dolu günlere tekrar gelmesinin önüne geçmek amacıyla ortaya çıkmıştır. Amaç bu olunca felsefenin temelindeki eğitim de toplumsal fayda sağlamak adına bireyi ve toplumu geliştirmek, sosyal yenilenmeyi sağlamak olmuştur.
Toplumsal yenilenme birey ile başlar, birey ise eğitimle şekil alır. Dolayısıyla daha iyi, sevgi dolu ve barış içerisinde yaşayacağımız bir dünyanın hayali ile temelleri atılan bu yaklaşım sanata, insana, doğaya önem verir. Öyle ki eğitim süreci bu bileşenlerle örülmüştür.
-
Okul hayata hazırlık değil, hayatın kendisidir
Toplumsal iyileşmenin, sosyal yenilenmenin hedef alındığı öğrenci merkezli bir yaklaşımdan bahsediyorsak okulun gerçek hayatın provasının yapıldığı bir alan olması mümkün değildir. Okul bir simülasyon değil, hayatın kendisi olmalıdır. Bu nedenle etkinlikler gerçek deneyimler sunmalı, bütün duyulara hitap etmeli, doğa ve sanatla iç içe olmalıdır.
-
Sanat eğitimin önemli bir parçasıdır
Yeni nesil ve öğrenciyi merkeze alan Waldorf felsefesi eğitimi sanatla bütünleştirmesi ile ön plana çıkar. Sanat sadece bir müfredat dersi değil, eğitim ve öğretimin tüm basamaklarında süreci tamamlayan bir bileşendir.
-
Rekabet değil, işbirliği ile eğitim
Çocuğun merkeze alındığı, ilgi ve ihtiyaçlar doğrultusunda eğitim programının oluşturulduğu Waldorf eğitimi geleneksel eğitim anlayışındaki gibi rekabet ortamı yaratmaz. Çocuk bir eğitim kurumuna girmek için bir sınava girip yarışmak, belli bir seviyeye ulaşmak zorunda bırakılmaz. Arkadaşları rakipleri değil, iş birliği içerisinde çalıştığı ortaklarıdır. Ortak bir amaç doğrultusunda birlikte düzenledikleri süreç içerisinde ekip olarak yol alırlar.
Waldorf Yaklaşımı Oyuncakları
Sanat ve hareketle iç içe bir programdan esinlenerek okul öncesi çağdan 12. sınıfa kadar çocukların akademik, sosyal, duygusal, bedensel gelişimini destekleyen Waldorf felsefesi doğru materyallerle desteklenmelidir.
Geleneksel eğitim ve öğretimden tamamen farklı bir süreçten bahsediyorsak süreci tamamlayacak olan eğitim ve öğretim materyallerinin de defter, kitap ve kara tahtadan daha fazlası olmasını bekleriz. Kendine güvenen, mutlu çocuklardan oluşan başarılı bir gelecek için siz de Waldorf yaklaşımı oyuncakları ile çocuğunuza sağlam temeller atabilirsiniz.
Waldorf annelerinin evde bulundurması gereken oyuncaklar:
-
Yaratıcı bloklar
Çocukların kendi kreatif çiftliklerini, binalarını, araç ya da hayal güçlerinde ne varsa onları inşa edebilecekleri bloklara mutlaka yer verin.
-
Bul-tak oyuncaklar
Belli şekilleri bulup oyuncak üzerindeki doğru oyuntulara yerleştirmeye yarayan bul-tak oyuncaklar hem el becerilerini hem de bilişsel becerilerini destekleyecektir.
-
Bez bebekler
Miniğinizin kıyafetlerini giyip çıkaracağı, onunla oyunlarını, üzüntüsünü paylaşarak duygularını geliştireceği bez bebekler sizin de katılıp oyunlar kurabileceğiniz muhteşem bir yardımcı.
-
Mutfak seti
Çocuğun yaratıcılığını ve sosyal gelişimini destekleyecek, sorumluluk bilincini artıracak, birlikte keyifli zamanlar geçirmenizi sağlayacak tercihlerden biri de oyuncak mutfak setleridir.
-
Tamir seti
Kız-erkek ayırmaksızın çocukların keyifle oynayacağı tamir setleri sosyal becerileri, ince motor kasları geliştirir ve çocuğun gerçek hayatı güvenle deneyimlemesine katkı sağlayacaktır.
-
Doktor seti
Çocuğun hem meslekleri tanımasına yardımcı olacak hem de sosyal ve ince motor becerilerini arttıracak Waldorf oyuncakları arasında, doktor seti de yerini alıyor.
-
Müzik enstrümanları
Müziksiz sanat düşünülemez. Öyle ise sanat temelli eğitimi benimseyen Waldorf anneleri çocuğun ritim duygusunu geliştirecek marakas, flüt, ksilofon, tef ve diğer müzik enstrümanları ile kendi senfonilerini oluşturabilirler.
-
Ahşap boncuklar
Çocukların yaşına uygun olarak tasarlanmış yapısı, yutmasına imkân tanımayacak kadar büyük boyutlar ve iri delikli boncuklarla miniğiniz ipe boncuk dizmekten büyük keyif alacak.
-
İç içe geçirmeli kaplar
Farklı şekil ve konseptlerde tasarlanan, büyükten küçüğe doğru sıralı şekilde artan boyutları ile birbiri içerisine geçebilen kaplar oynaması keyifli ve oldukça eğitici bir seçenektir.
-
Dokuma tezgâhı
Çocukların 6 yaş itibari ile güvenle oynayabileceği modelleri ile dokuma tezgâhları çocuğunuzun; bilişsel, ince motor ve sosyal becerilerini geliştireceği, sonucunda ortaya harika bir ürün çıkarabileceği güzel bir seçenektir.
Toplumsal yapının değişiminde eğitimin gücü yadsınamaz. Zaten Waldorf yaklaşımı da Rudolf Steiner’ın 1. Dünya Savaşı sonrasında bir daha böyle günlerin yaşanmaması için yeni bir eğitim anlayışı ihtiyacı ile ortaya çıkmıştır. Siz çocuğunun eğitimine önem veren anneler bu yaklaşım temelleri dahilinde, uygun oyuncaklarla bebeğinizin gelişimini destekleyerek onun geleceğine en büyük yatırımı yapabilirsiniz.
Dilerseniz “Montessori Eğitimi Nedir?” Konulu yazımızı okuyabilirsiniz.
Montessori Eğitimi Nedir? : https://www.bebek.com/montessori-egitimi-nedir/