Sevgili Anne Adayı;
Umut dolu, heyecan verici ve bir o kadar da karmaşık hisleri içinde barındıran annelik serüvenine hoşgeldiniz. Gebelik süreci, umut dolu hayaller, tatlı hazırlık telaşlarları, ve beraberinde birçok soru işaretini içerir. Bu heyecanlı bekleyiş her geçen hafta yerini farklı sorulara ve hazırlıklara bırakır. Ortalama 40 haftayı barındıran bu hamilelik dönemi birbirinden farklı üç “trimesterdan” oluşur. Her üç aylık dönemde, hem siz hem de bebeğiniz belirli değişimler yaşarsınız. Bu değişimleri bilmek ve döneme özgü ihtiyaçlarınızı gebelikte karşılayabilmek çok önemli. Bu yüzden Bebeveyn Akademi olarak bebeğinizi kucağınıza almadan önce mutlaka bilmenizi istediğimiz 6 başlığı sizin için ele aldık. Bu başlıkları ise gebelik döneminizin ihtiyaçlarına özel olarak hazırladık: Beslenme, Uyku & Hareket, Ruh Sağlığı, Çevre Desteği, Doğuma Hazırlık .
Sağlıklı bir gebeliğin birbirinden farklı üç trimesteri vardır ve son adet döneminin ilk gününden başlayarak yaklaşık 40 hafta sürer. Her üç aylık dönemde, hem siz hem de bebeğiniz belirli değişimler yaşarsınız.
Eğer,
1-13 haftalık (1-3 aylık) hamileyseniz 1. Trimester,
14-27 haftalık (3-6 aylık) hamileyseniz 2. Trimester,
28-40 haftalı (6-9 aylık) hamile iseniz 3. Trimester başlığına tıklayabilirsiniz.
Gebeliğinizin 1 - 13 haftası içindeki dönemdesiniz. Bu dönemde, gerek bebeğinizin gelişimi, gerekse sizin yoğun ve hızlı hormonal ve fiziksel değişimler yaşamanız nedeniyle en kritik dönemden geçmektesiniz. İlk aylarda öz bakım rutinleri edinmek, gebeliğinizin geri kalan dönemini ve doğumunuzu önemli derecede etkileyecektir.
Gebeliğinizin 1 – 13 haftası içindeki dönemdesiniz. Bu dönemde, gerek bebeğinizin gelişimi, gerekse sizin yoğun ve hızlı hormonal ve fiziksel değişimler yaşamanız nedeniyle en kritik dönemden geçmektesiniz. İlk aylarda öz bakım rutinleri edinmek, gebeliğinizin geri kalan dönemini ve doğumunuzu önemli derecede etkileyecektir. Bugünlerde hızlı hormonal değişimlerden geçiyorsunuz. Özellikle bebeğinizin rahme tutunmasını sağlayan ve mide bulantılarınızdan sorumlu olan Beta-HCG hızla yükseliyor. İç dünyanızda büyük radikal değişimlere rağmen, bedeninizde henüz belirgin fiziksel bir değişim olmaz. Bebeğiniz rahminizde yer edinmiştir.
1. Ay sonunda pirinç tanesi büyüklüğündeki bebeğinizin kalp atışları, yaklaşık 8. hafta itibariyle görülebilir. Cinsiyeti ultrasonda ayırt etmek hala zordur.
Bebeğiniz kaç haftalık oldu? Aşağıdaki videolarda bebeğinizin gelişimini hafta hafta takip edebilirsiniz;
Gebeliğin en kritik döneminde olmanız nedeniyle, özellikle bazı temel besinlere odaklanmaya özen göstermelisiniz.
Sağlıklı beslenme, bebeğinizin büyümesini ve gelişmesine etki edecektir. Aynı zamanda bu, sizin daha güçlü ve iyi bir hamilelik geçirmenizi sağlayıp, doğuma hazırlanmanızı kolaylaştıracaktır.
Sabah bulantısı, yemekten kaçınma ve yorgunluk arasında, hamileliğin ilk üç ayında yapılacaklar listesinde sağlıklı beslenmeye özen göstermek zor olabilir. Ancak, ilerleyen aylarda daha istekli ve iştahlı bir şekilde yemeye geri dönebilirsiniz.
Hangi Temel Besinlere İhtiyacım Var?
Gebelik ile birlikte vücudun sıvı ihtiyacı daha da artmaktadır. Su aynı zamanda kabızlık, enfeksiyon ve erken doğum risklerine karşı da korur.
Diğer Kritik Besinler
Kaçınmanız Gereken Besinler
Gebeliğinizde vücudunuzun bakteri ve enfeksiyona daha duyarlı olması nedeniyle, özellikle ilk üç ayın içerisinde kaçınmanız gereken besinler vardır.
Mide bulantısını Nasıl Giderebilirim?
Mide bulantılarınızın büyük bir nedeni vücudunuzdaki hızlı hormonal değişimler.
Vücudunuzu gebeliğe hazırlayan “progesteron” hormonunun seviyeleri ilk üç aylık dönemde yüksektir. Vücudunuz gelişmekte olan bebeği korumak ve beslemek için yoğun bir şekilde çalışıyor. Kendinizi yorgun hissetmeniz normaldir. Bu da gün içinde uyku hali ve şekerlemeler yapıp, geceleri uyumamanıza sebep olabilir.
Uyku Hijyeni Edinin
Beyne gevşemesi ve uyumaya başlaması için sinyal veren, uykuya dalmayı kolaylaştıran alışkanlıklarla daha rahat uyuyabilirsiniz:
Doğru Uyku Pozisyonunu Bulun
Nasıl Hareketli Bir Yaşam?
Erken dönem nahoş semptomları enerjinizi azaltmış olsa da, hareket etmek kendiniz ve bebeğiniz için yapabileceğiniz en iyi şeylerden biridir. Hareketsizlik; kilo artışı, tansiyon, ödem, nefes darlığı etkileriyle beraber, normal doğum yapma şansınızı azaltabilir.
Kademeli olarak iyi egzersiz alışkanlıkları oluşturmayı hedefleyin:
Pelvik Kaslarınızı Güçlendirin
Hormonal değişiklikler nedeniyle anüs ve vajinanızın çevresindeki kaslarınız (pelvik taban kasları) gevşeyecektir. Bu gevşeme, büyüyen bebeğinizin mesanenize baskı yapmasıyla birlikte öksürürken, gülerken, hapşırırken veya egzersiz yaparken, idrar kaçırmanıza neden olabilir.
Pelvik taban egzersizleri yapmak bu kasları güçlendirir. Ayrıca doğum sırasında bebeğinizi rahatlatmanıza ve doğumdan sonra daha hızlı iyileşmenize yardımcı olacaktır.
Kaçınmam Gereken Egzersizler Nelerdir?
Kendinizi çok yormadan, günlük hafif doğa yürüyüşleri yapın. Bu sizin ve bebeğinizin kan dolaşımını arttırarak, daha çok oksijen almanızı sağlar.
Uyumlu hisler, ortam ve huzur veren ilişkiler içinde gebelik sürecini geçiren anne adayları, bu süreci daha kolay atlatır, daha kolay doğum süreçleri yaşar ve bebeklerine daha güvenli bir şekilde bağlanırlar.
Sağlıklı sosyal ilişkiler, yaşanabilecek stresli durumlara karşı tampon görevi görür, çaresizlik duygusunu azaltır ve kendinize olan güveni artırır.
Özellikle, ilk ve son 3 ayda bu destek, birçok zorluğu beraber daha kolay aşmanızı sağlayacaktır.
İçinizde Pozitif bir Çevre Kurmaya Özen Gösterin
İç dünyamız, kendimizle olan ve sonra dış dünya ile kurduğumuz “ilk çevremizdir.” İç dünyanızdaki çatışmalar, kendiniz ve dış dünya ile kurduğunuz ilişkiyi olumsuz yönde etkiler. Bebeğinizin ilk evi olan bu iç dünyada sükûnet, huzur ve uyumu sağlıyor olmanız, ilişkinizi güçlendirip, daha mutlu ve sağlıklı hissetmenizi sağlar.
Sosyal Çevrenizi Genişletin
Yaşadığımız süreç ve sorunlara benzer deneyimler yaşamış kişilerle iletişim kurmak hem anlaşılmış olma hem de farklı çözüm yolları keşfetmenin en güzel yollarından biridir.
Olumsuz İlişkilerden Nasıl Kaçınabiliriz?
Hangi insanların sizin için sağlıklı olduğunu ve hangilerinden kaçınılması gerektiğini ayırt edebilmeniz, sizi birtakım ilişki problemlerinden ve stresten uzak tutmaya yarayacaktır.
Bunları yapmakta zorlanıyor iseniz, kendinize şu soruları sorun:
İlk üç aylık dönemde genellikle açıklanamayan ruh hali değişimleri yaşayabilirsiniz. Vücudunuz şimdiye kadarki en büyük fiziksel değişimi yaşarken, ruhsal olarak da büyük bir değişim dönemindesiniz. Bir dakika ağlamaklı, bir sonraki an mutlu olabilirsiniz. Gergin, huzursuz, sinirli ve çaresizlik duygularına kapılabilirsiniz. Bu normal değişimler, sizi rahatsız edebilir. Genellikle, ikinci trimesterde azalır.
Hafif kaygı ve stres sizi daha sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapmaya yönlendirebilir:
Ne Zaman Yardım Almalıyım?
Güçlü hormonal değişimin yanı sıra, annelik duygusunu hissetmeye başlandığınız bu dönemde, olumsuz geçmiş deneyimleriniz, aynı zamanda fiziksel görünüm, kendilik algınız, sosyal roller, kariyer ve mali harcamalar gibi birçok farklı alanlarda meydana gelecek değişimler sebebiyle stres ve kaygı düzeyinizde artış olabilir.
Anksiyete Belirtileri: | Depresyon Belirtileri: |
|
|
Hafif düzeyde kaygı ve stres düzeyleri gittikçe arttığında, anksiyete (kaygı) ve depresyon belirtileri yaşıyor olabilirsiniz. Bu durumda mutlaka bir ruh sağlığı uzmanına başvurmalısınız.
Gebeliğe hazır mıyım? Anneliğe hazır mıyım? İyi bir anne olabilecek miyim? Bebeğim beni sevecek mi? Ben bebeğime bağlanabilecek miyim? Birçok anne adayı gibi siz de kendinizi bu düşünceler içinde bulabilirsiniz. Hafif düzeyde yaşanan bu normal endişeler, sizi daha sağlıklı bir bağlanma sürecine hazırlayabilir.
Güvenli Bağlanma, iki kişi arasındaki derin ve kalıcı duygusal bağ olarak tanımlanabilir. Bu derin bağda, kişiler birbirlerinin varlığında yakınlık arar ve kendini daha güvende hisseder.
Güvenli Bağlanma gerçekleştiğinde, kişiler birbirlerinin ihtiyaçlarına duyarlı ve uygun şekilde yanıt verme yönelimine girerler. Bu karşılıklı sinyallere doğru tepki verme ve hassasiyet bağlanmanın gücünü belirler.
Minik Dokunuşlarla Bağlanma
Gebelik sürecine adaptasyonda ve bebeğinize karşı olumsuz duygularla başa çıkmada zorluk yaşıyorsanız, mutlaka bir ruh sağlığı uzmanına danışmalısınız.
Bu dönemde, yaşadıklarınız sadece sizi değil, eşinizi de önemli derecede etkiler. Ne yapacağını bilememe, ilk defa karşılaştığı durumlardan dolayı size yardımcı olamamanın üzüntüsü ve çaresizlik gibi duygular, zorlu bir dönemden geçmesine sebep olabilir.
Cinsel Yaşamınız
Bu dönemdeki hızlı fiziksel değişiklikler, mide bulantısı, meme hassasiyeti ve yorgunluk, cinsel isteğinizi geçici olarak azaltabilir. Tüm bunlara rağmen, kendinizi eşinize daha yakın hissedebilirsiniz ve bu yakınlığı cinsellikle ifade etmek isteyebilirsiniz.
Bilinenin aksine gebeliğin her döneminde aktif cinsel yaşamınıza devam edebilirsiniz. Ancak, aşağıdakine benzer bir takım durumlarda cinsel ilişkinizi yaşamanız zararlı olabilir.
Uzman doktorunuza, cinsel aktivitenizi sınırlamanız için herhangi bir neden olup olmadığını sorabilirsiniz.
Gebelik süreciniz, sizinle beraber diğer tüm aile üyeleri için büyük bir değişim dönemi. Özellikle, daha önce kendisinde olan tüm dikkat ve ilgi, artık yeni bir aile üyesine yöneltileceği için, kardeşinin gelişine karşı onu hazırlamalısınız.
Doğuma hazırlık, 1. trimesterda kritik dönem nedeniyle neredeyse çok azdır. 2. trimesterde yavaş yavaş artan hazırlıklar, son 3 ayda nihayete erer.
Minik Hazırlıklar
İhtiyaç listesini 2. trimesterde oluşturun.
Doğru Uzman ve Medikal Bakım
Kendinizi güvende hissedeceğiniz bir sağlık uzmanı, gebeliğiniz boyunca size yol gösterecek, tedavi edecek, eğitecek ve güvence altına alacaktır. İyi, yetkin ve kendinizi güvende hissettiğiniz bir uzmanı bulmak ilk işiniz olmalıdır.
Gebeliğiniz boyunca bazı olası riskli durumlar yaşayabilirsiniz. Bazı işaretler ciddi sorunlara sebep olabilir. Onları görmezden gelmeyin ve herhangi birine sahipseniz, hemen sağlık uzmanınızı arayın: