Gebelik süreci, anne adayları için sürprizlerle dolu bir maceradır. Bu macerada şaşırtıcı ve bir o kadar da mutlu edici durumlarla karşılaşılmaktadır. Bebeğinizin karnınızdaki ilk kıpırdanışları ve onun cinsiyetini öğrendiğinizde oluşan paha biçilemez duygular bu durumlardan sadece birkaçıdır. Tabi bunların yanında, bu süreçte sürpriz olmayan durumlarda oluşmaktadır. Hamilelikte vücut değişimi denilen sistemde de işte bu şaşırtıcı olmayan etkiler de normal olarak görülebilmektedir. Hormonların değişmesi ve bebeğin gelişmeye başlaması ile karın bölgesinin büyümesi, vücuttaki değişimlerin de habercisidir. Bu olayları maddeler halinde ele alalım:
Kilo Alımıyla Birlikte Oluşan Şişlikler
Gebelikte fazla kilo alınması, vücuttaki dolaşım sistemini etkiler ve bacaklardaki kan dolaşımını ağırlaştırır. Bununla beraber hamilelik sürecinde vücudun sıvı tutması ve yavaşlayan kan dolaşımı sebebiyle yüzde, ellerde, bileklerde ya da diğer uzuvlarda şişme meydana gelir. Gebeliğin sonlarına doğru, bu şişkinlikler daha da belirgin hale gelerek rahatsız edebilir. Bu problemleri daha aza indirgeyebilmek için:
- Ayaklarınızı biraz yükselterek dinlenme pozisyonuna geçin.
- Tuzlu yiyecekler ve kafeinden uzak durun.
- Günlük sıvı tüketiminizi arttırmaya özen gösterin.
Göğüste Oluşan Değişiklikler
Gebelik döneminde, anne adaylarının göğüsleri birtakım değişikliklere uğrar. Gebelik hormonları, deri pigmentini etkilediğinden, göğüs ucu çevresi de koyulaşır. Göğüsler büyüdükçe hassasiyet oranı artar fakat olması gerekenden fazla büyüme gösterirse etrafında çatlaklar oluşabilir. Hamileliğin ikinci üç aylık dönemi adı da verilen trimester döneminde, göğüslerden sarımsı bir sıvı gelir. Antikor içeren bu sıvıya kolostrum yani ilk süt de denir. Bu sızıntıyı önlemek için gebelikte kullanılan sütyenler ile birlikte sütyen pedi de kullanılabilir.
Saç ve Tırnaklarda Görülen Değişimler
Hamilelikte oluşan hormonal süreçle birlikte saçlarda dökülme yaşanabilir. Hatta bu dökülmeler doğum sonrasında devam ederek artabilir. Bazen de saçlarda uzama veya saç tellerinde kalınlaşma da görülebilen durumlar arasındadır. Fazladan oluşan bu kıllar vücudun başka bölgelerinde de meydana gelebilir. Kollarda, bacaklarda, yüzde ya da sırtta uzayabilecek bu kıllanmalar doğumdan sonra normale döner. Aynı zamanda gebelik sürecinde tırnaklarda hızlı şekilde uzama da görülen değişiklikler arasındadır. Bazı kadınlar da bu süreçte tırnak kırılmasından yakınabilir. Bunu önlemek için beslenmeye dikkat etmek en önemli hususların başında gelir.
Cilt Yüzeyinde Meydana Gelen Değişiklikler
Deride Oluşan Çatlaklar: Gebeliğin üçüncü üç aylık döneminde ve anne adaylarının çoğunda görülen deri çatlağı problemi, genellikle karın çevresi ve göğüslerde belirir. Bu çatlaklar oluşum sürecinde kaşıntı hissi yaratabileceğinden, kaşıntıyı hafifletmeye yönelik kremler kullanılabilir. Doğum sonrasında bu çatlaklar görünüm olarak küçülebilir.
Ben ve Çiller: Gebelik esnasında hormanel değişikliklerden kaynaklanan pigment birikimi nedeniyle, vücuttaki ben, çil ve lekelerde koyulaşma oluşabilir. Bu koyulaşma olayı zararsız bir durumdur. Aynı zamanda yine hormonlar sebebiyle vücutta fazladan lekeler de çıkabilir fakat doğum sonrasında bunlar kaybolabilir ya da çil rengi lekeler kalıcı olarak da kalabilir. Hamilelikte vücut değişimi sonrasında, eğer bu lekelerle ilgili bir problem yaşanırsa bu konuda uzman bir hekimin kontrolü gerekebilir. Bununla beraber nadiren, bazı anne adayları da hamilelik esnasında, karın, bacak, kol ve sırt kısımlarında kızarıklık ya da kabarcıklarla karşılaşabilir. Yine gebelik sonrasında bu problemler de hızlı bir şekilde kaybolabilir.
Vücutta Uyuşma ve Karıncalanma Problemleri
Hamilelik döneminde, el, bilek ve parmaklarda uyuşma ve karıncalanma hissi duyulabilir. Bunun sebebi gebelik sürecindeki kilo alımı ve oluşan şişkinliktir. Bu nedenlerden ötürü, bilekteki dokularda sıvı birikimi oluşarak sinir sıkışması meydana gelir. Bu da ellerde ve kollarda ağrı ve güçsüzlük yaratabilir. Bu problemi önlemek için sağlıklı beslenme ve tuzlu besinlerden uzak durulmalı ve ellerinizi ve bileklerinizi dinlendirmelisiniz.
Bacaklarda Oluşan Ağrılar ve Varisler
Gebeliğin belli zamanlarında kadınlarda bacak ağrıları ve kramplar oluşabilir. Bunun sebebinin vücuttaki magnezyum ve kalsiyum eksikliğinden kaynaklandığı söylenir. Gündüz hafif olan ağrılar gece daha fazla hissedilebilir. Bu krampları en aza indirmek için kalsiyum yönünden zengin besinler tüketebilir, ayaklarınızı ve bacaklarınızı rahatlatmak için hafif esneme germe hareketleri yapabilirsiniz. Bir diğer görülebilecek problem ise varislerdir. Çünkü hamilelikte, damar işleyiş düzeninde birtakım değişiklikler yaşanır. Vücuttaki dolaşımda bulunan kan hacminin artmasıyla damarlarda büyümeler meydana gelebilir ve varis oluşumuna neden olur. Bu durumu önlemek için gebelik döneminde, kan dolaşımını hızlandırmak için yürüyüşler yapabilir, bacak hareketleri uygulayabilirsiniz.
İdrar ve Sızıntı Sorunları
Hamilelikte vücut değişimi döneminde yaşanan sorunlardan biri de mesane ile ilgili problemlerdir. Bebekler mesanede bulunan kaslara baskı uyguladığı için, bu durumda sık idrara çıkma olayına işaret eder. Gülme, hapşırma ve öksürme eylemlerinde de istemsiz olarak idrar kaçırmaya neden olabilir. Bu durumları en aza indirmek için bol sıvı tüketimi yapabilir aynı zamanda sık sık duş alabilirsiniz.
Kabızlık problemleri
Gebelik esnasında kabızlık sorunları birçok anne adayında görülebilen bir durumdur. Ayrıca genellikle doğum sonrasında düzelen hemoroit problemlerini de etkileyebilir. Bağırsakların ağrıması ya da dışkının set ve kuru şekilde olması kabızlığa işarettir. Bu sorunu aşabilmek için, gün içerisinde sıvı tüketimine dikkat edilmeli, lif açısından zengin besinler yenmeye özen gösterilmeli, tam tahıllı gıdalar tercih edilmeli ve vücudu yormayacak şekilde hafif egzersizler yapılmalıdır.
İlk Üç Aylık Dönemdeki Rahatsızlıklar
Bu dönemde, hormonlarda meydana gelen değişiklikler sebebiyle, sabah saatlerinde bulantı ve kusma yaşanabilir. Bu bulantılar ikinci trimesterde azalmaya başlar. Sindirim açısından hafif besinler tüketmek, gün içerisindeki öğünleri çoğaltarak az ve sık yemek, yemeklerden hemen sonra yatar pozisyona geçmemek ve yine gün içerisinde aldığınız sıvıları yudumlayarak içmek bu problemlerinizi azaltmada yardımcı olabilir.
Yorgunluk Hissi ve Uykusuzluk
Hamilelikte vücut değişimi sırasında çoğu anne adayı, ilk üç aylık süreçte kendini yorgun şekilde tanımlar. Üçüncü üç aylık süreçte bu yorgunluk yeniden hissedilir. Bu problemi uykusuzluk takip eder. Bunun nedeni, bebeğin büyümesi ve vücudunuzdaki kıpırdanmalarıdır. Ayrıca bu dönemlerde oluşan bacak ağrıları da yorgunluk hissi vererek uykunuzu da aksatabilir. Bu durumlara yardımcı olacak yöntemleri şu şekilde sıralayabiliriz.
- Gece uykusuna geçilemediğinde, gün içerisinde ara uykular yapılabilir.
- Gece geç saatlerde sıvı tüketimine dikkat edilmelidir.
- Uyku sırasında, vücudunuza destek amaçlı yastıklar kullanılabilir.
- Vücudun sol tarafına doğru yatmak daha rahat uyumanıza katkı sağlayabilir.
Solunumda Yaşanan Değişiklikler
Hamilelik sürecinde kadınlar bazen nefes daralması sorunu yaşadığını hissedebilir. Fakat aslında bu bir solunum sıkıntısı durumu değildir. Kan da taşınan oksijen miktarında artış olduğu için, nefes alma isteğinde artış olabilir. Bunun sonucunda bebeğe gereken oksijen sağlanmış olur.
Hamilelikte vücut değişimi sürecinde her bir anne adayı bu durumdan farklı şekilde etkilenir. Önemli olan bu etkileri endişeye kapılmadan normal süreçte atlatabilmektir. Bunun içinde, gebelik öncesi ve esnasında sağlıklı ve mutlu yaşayarak, basit değişimlerle bu sürprizli dönemin tadını çıkarabilirsiniz. Baş ağrıları, mide bulantıları, yorgunluk, uykusuzluk, duygusal olaylar gibi daha birçok problemle ya da sadece bunların bir kısmı ile karşılaşabilirsiniz. Önemli olan bu durumların çoğunun doğumdan sonra devam etmeyeceğidir. Bu durumdan yola çıkarak gebeliğinizin tadını çıkarabilirsiniz.
Hamilelikte sağlık ile ilgili daha fazla yazı için: www.bebek.com/hamilelikte-saglik/