Hamileliğin sonuna yaklaştıkça anne adayları, doğumun nasıl gerçekleşeceği ile ilgili kaygılar yaşamaya başlar. Normal şartlarda doğumun 38 ve 41. haftalar arasında gerçekleşmesi beklenir. Doktor kontrollerinde bebeğin ve annenin sağlığına göre ne şekilde ve ne zaman olacağı yönünde bilgi size doktorunuz tarafından verilir.
Her şey yolundaysa genel olarak 37 ya da 38. haftada doğumun şekli belli olmaya başlar. Her ne kadar siz önceden her şeyi planlamış olsanız da bazen doğumu gerçekleştirebilmek adına planda olmayan belli müdahalelerde bulunmak gerekebilir. Suni sancı da bu müdahalelerden biridir.
Suni Sancı Çeşitleri
Doğumu başlatmak ya da başlamış doğum sancılarını yeterli seviyeye çıkarmak için verilen ilaç türlerine suni sancı denir. Suni sancı verilmesi dendiğinde akla bir cihaza bağlanmak ve bu sayede doğum sancılarının başlatılması akla gelebilir. Ancak böyle bir durum söz konusu değildir. Bu uygulamada anneye verilen şey aslında oksitosin hormonudur. Bu hormon rahim kasılmaları üzerinde etkili olarak doğum için gerekli kasılmaları tetikler.
Doğumu başlatmak adına verilen ilaçların farklı olması sebebiyle farklı suni sancı çeşitleri vardır. Bu ilaçlar ve uygulama çeşitleri şöyledir:
- Suni sancı ilaçları; fitil vajene yerleştirilen jel ya da ilaç tabletleri şeklinde verilebilir. Bu uygulamalar annenin hareketlerinde herhangi bir kısıtlamaya sebep olmaz.
- Çoğunlukla kullanılan uygulama şekli damar yoluyla serum olarak verilmesidir. Serum kontrollü şekilde yeterli kasılmaya ulaşana kadar verilmeye devam eder. Uygulama serumun bağlı olduğu sürece annenin hareketlerini bir miktar kısıtlayabilir.
Suni Sancı Ne İşe Yarar?
Doğumun normal şartlarda gerçekleşebilmesi için rahim ağzının incelmesi ve açılması gerekir. Tıp dilinde efasman olarak adlandırılan rahim ağzı incelmesi muayenelerde santimetre olarak ifade edilir. Efasman döneminde yani rahim ağzı incelemeye başladığında rahim ağzı açılmaya başlar.
Açılma 9-10 cm’i bulduğunda incelme seviyesinin yüzde yüze ulaştığı ve doğumun başlamak üzere olduğu anlamına gelir. Bu aşamada suni sancı ne işe yarar diye soracak olursanız; açılmanın hızlanması ve incelmenin daha çabuk olması için kullanılır. Böylece bebek doğum kanalına daha hızlı bir şekilde ulaşmış olur. Yani doğum başlar.
Suni Sancı Nasıl Yapılır?
Doğumun normal şartlarda gerçekleşmesini istiyorsunuz ve bu yönde bir karar verdiniz. Ancak 9 aylık süreyi doldurmanıza rağmen minik bebeğiniz bir türlü gelmiyorsa gerekli kontrollerin yapılmasının ardından anne adayından sezaryen ya da suni sancı arasında tercih yapması istenir.
Herhangi bir sorun yoksa ve normal doğum için gereken koşullar sağlanmışsa, doktorun da onayı ile suni sancı seçeneği değerlendirilebilir. Peki, suni sancı nasıl yapılır?
- Çevrenizden suni sancı işleminin çok ağrılı bir uygulama olduğu gibi söylemler duyabilirsiniz. Sanılanın aksine bu uygulamada daha önce belirttiğimiz ilaçlar kullanılır. Suni sancı ilaçları jel ya tablet formunda olabilir. Bu ilaçlar rahim ağzının arka tarafına yerleştirilir ve bu sayede işlem tamamlanmış olur.
- Diğer bir uygulama ise damar yoluyla oksitosin hormonu verilir. Bu hormon rahmin kasılmasına yardımcı olur. Aynı zamanda sevgi hormonu olarak beyinden salgılanan oksitosin sayesinde kasılmalar başlar ve doğuma daha hızlı geçilir.
Suni Sancı Hangi Durumlarda Verilir?
Yazımızın önceki kısımlarında suni sancının hep geciken doğumlarda uygulandığından bahsettik. Ancak bunun yanı sıra bazı farklı durumlar da doğumun başlatılması için dışarıdan bir müdahale gerektirebilir. Bu durumlar şunlardır:
- Genel olarak 40 hafta dolmasına rağmen doğum başlamamışsa,
- Preeklampsi adı verilen gebelikte yüksek tansiyon söz konusuysa,
- Rahim içi enfeksiyonu gelişmişse
- Hamilelik kaynaklı anomaliler varsa,
- Yapılan testler sonucunda normal olmayan durumlar oluştuysa,
- Hamilelikte gelişim geriliği söz konusuysa,
- Anne karnındaki bebek canlı değilse,
- Gün aşımı olan durumlarda bebek dışkısını anne karnında yaptığında,
- Doğum suyu geldiyse ancak doğum için gerekli sancı oluşmadıysa uygulama yapılabilir.
Suni Sancı Hangi Hamileliklerde Uygulanmaz?
Bazı hamileliklerde suni sancı uygulaması önerilmez. Aşağıdaki durumlarda bu uygulamanın yapılması tavsiye edilmez:
- Anne adayı daha önce rahim ameliyatı geçirmişse ya da sezaryen ile doğum yaptıysa, kesinin enlemesine yapılmış olması durumunda
- Kordon sarkması durumunda.
- Bebek rahim içerisinde yan pozisyonda duruyorsa.
- Bebeğin kilosu aşırı fazla ise.
- Bebeğin kafası normalden büyükse.
- Annenin pelvis kemikleri (çatı kemikleri) muayenede normal doğuma uygun görülmediyse.
- Plasentanın rahmi kapattığı durumlarda.
- Annede aktif genital herpes (uçuk) enfeksiyonu varsa.
- Rahim ağzında miyom, kanser gibi ya da leğen kemiklerinde kaza veya hastalık sonrası oluşan deformasyonlar sonucu bebeğin vajinadan çıkışına engel olacak bir durum varsa.
- Bebek rahim kasılmaları arasında oksijen azalmasına tahammül edemeyecek kadar sıkıntıdaysa.
Dilerseniz “Suni Sancı ile Doğum Yapmak” Konulu videomuzu izleyebilirsiniz.
Suni Sancının Zararları ya da Yan Etkisi Var mıdır?
Her tıbbi müdahalede olduğu gibi suni sancının zararları diyebileceğimiz bazı yan etkiler ve riskler de bulunur. Suni sancı verilmesi gereken hamileler zaten risk grubunda oldukları için kontrollerinde de çok dikkat edilmelidir. Ortaya çıkma halinde sorun yaratabilecek bu durumlar sıkı bir takip ile önlenebilir. Bu sebeple uygun ekip, uygun zaman ve uygun yöntem sayesinde oluşabilecek tehlikeleri öngörülerek bertaraf etmek mümkündür.
Uygulama sonucunda oluşabilecek olası yan etkiler ve problemler şu şekilde sıralanabilir:
- Sık ve sert kasılmalar: Normal bir doğumda her on dakikada iki üç kez gelen ve 30-40 saniye süren kasılmalar ideal doğum için olması gereken sancı sürecidir. Ağrı ya da sancılarla birlikte oluşan kasılmalar arasındaki süreçte rahim ağzı gevşer ve doğuma hazırlanır. Suni sancı ile bu kasılmalar arası sürenin kısalması ihtimalinde rahim gevşemeye zaman bulamaz ve bu kasılmalarla bebeğe giden kanın azalma ihtimali ortaya çıkar. Bu sorunla beraber kan akış düzeni bozulduğu için bebeğin kan atımları da azalmaya başlar ve bebek oksijen alımında sorun yaşamaya başlar. Böyle bir durum yaşandığında vakum ile bebek kurtarılabilir ya da acil sezaryen ile müdahale edilir. Bu durumda ise bebeklerin yoğun bakıma girme olasılığı
- Rahim yırtılması: Çok nadir olarak görülen rahim yırtılmasının genellikle daha önce rahim ameliyatı geçirmiş, iri bebek öyküsü bulunan vb. durumlar yaşamış anne adaylarında görülme ihtimali vardır.
- Su zehirlenmesi: Yine nadir olarak görülen bir diğer problem ise su zehirlenmesidir. Bu durum suni sancı uygulamasında kullanılan oksitosin hormonu sebebiyle oluşur. Hormon uzun bir sürede uygulandığında idrarda azalma ve vücutta su birikme ihtimali oluşur. Vücutta tutulan aşırı su sebebiyle kandaki sodyum seviyesi azalarak bilinç bozukluğuna sebep olabilir. Bu sebeple uygulamanın şekli kadar süresi de oldukça önemlidir.
- Doğum sonrası kanama: Suni sancı olması gerekenden uzun sürede uygulandığında oluşan bir diğer problem ise rahim kasılmalarının bozulmasıdır. Doğum sonrası bozulan kasılmalar sebebiyle kanama sorunu meydana gelebilir.
Doğum şekline karar verirken doktorunuzla birlikte en doğru yöntemi belirlemelisiniz. Risk oluşturabilecek bir durum varsa süreç bu yönde değerlendirilmelidir. Örneğin; her şey normal seyrinde ilerliyor ancak bebeğinizin dünyaya gelmek için belki ufak bir dokunuşa ihtiyacı var… Böyle bir ihtimal karşısında endişeye kapılmaya gerek yoktur.
Gerekli kontroller yapılır, sürecin pozitif ve negatif yönleri göz önünde bulundurulur. Ardından anne, baba ve doktor üçlüsü arasında doğru ve yeterli bilgilendirme sonucu suni sancı yöntemi tercih edilebilir. Bu sebeple doktorunuzun size verdiği bilgileri doğru bir şekilde değerlendirip aklınızdaki soru işaretlerini tek tek gidererek kararınızı verip doğuma hazırlanmanız en doğrusu olacaktır.